1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1040
Okunma
hala sensizlikte seni bekliyorum
sanki uzun bir yolculuğa çıkmışsın
gökyüzü ardından siyahlar giyinmiş
içim karanlık, bense ölü şairlerin yasını tutuyorum
mavisi karanlığa bakan bir deniz kıyısındayım
hala içimde bir okyanus kadar derinsin
ve çakıl taşlarından mutluluk çiziyorum kendime
kum üstüne adını yazıyorum
sonra bir dalga gelip siliyor adını
bense tekrar tekrar yazıyorum
martılar gülümsüyor tepemde
ve bir dalganın sularına kapılıyorum
ve hala yasaklı bir sevdanın ardında
illegal şiirler yazıyorum
parmaklarım sensizliğin sularında boğulurcasına
mürekkep mürekkep seni yazıyor
seni nasır tutan parmaklarımda
tütün sarar gibi seviyorum saçlarını
gözlerine ilk baktığım günden sonra
cehennem ateşinde yanıyorum
sensizlik kadar günahım ben
ve hiç bir şiir de adım geçmiyor
ve pas tutmuş gözlerimden yağmurlar serpiyorum şakaklarıma
korkuyorum şakaklarıma dokunmaya
korkuyorum yüreğime sığınmaya
yüreğimde bir sığınak
bir mülteci gizliyorum
aklımda sen varsın
beni idama götürüyorlar
bense sende kalıyorum
sonra senin yaşamadığın bir yürekte
yaşamak zorunda kalmazdım
kaldırım diplerinde
içki masalarında
sarhoş sevdalarda seni aramazdım
zehir tüccarlığı yapan ciğerlerim
paket paket sigara tüketmezdi ardından
ve yosma bir hayatı
senden yoksun yaşamak zorunda kalmazdım
ve ben artık yüreğimi işgal altında kaybettim
acısı belirsiz bir yağmurum ben
ve ben ne kadar öldüysem senden sonra
içimde o kadar mezarlık birikti
ve ruhu bedeninden ayrılmış bir şarkının
en ölümcül nakaratında
en soğuk cümlesini adımlar gibi
en ölü bedenimle sana geldim
al yüreğimi
yüreğine göm
bir mezarlıkta benden senin yüreğine hatıra kalsın
ibrahim dalkılıç
05/09/2017
0015 izmir
5.0
100% (1)