11
Yorum
17
Beğeni
5,0
Puan
965
Okunma

Hiçbir zaman sığmadın, özündeki dağlara
Ferhat oldun da vurdun, kendini kayalara.
Şirin ol insanlığa, ağaçlara, bağlara
Yeşilırmak; sen sevda oldun bütün canlara.
Yüzün asla gülmedi, yalnız kaldığın gece
Masallara şahit oldun, aktığın sürece.
Hayat verdin ovalara, baktın senelerce
Yeşilırmak; bu toprakların kalbisin bizce.
Sığmadın gönüllere, ama boşa akmadın
Sabır taşı oldun da, dayandın hiç bıkmadın.
Can aldın beddua aldın, asla yorulmadın
Yeşilırmak; sevdin de aşkına varamadın.
Gerdanlık diye seni, şehirlere takmışlar
Çekerek’le aşkını daima kıskanmışlar.
Gelin diye ellerine, kınalar yakmışlar
Yeşilırmak; kollarını baş tacı yapmışlar.
Sen toprakların, hasretin, çilenin türküsü
Bağırın da yaşayan, balıkların örtüsü.
Senin suyunla oldu, her canlının öyküsü
Yeşilırmak; seninle huzur bulur köylüsü.
Sivas’ın Yozgat’ın dağlarından doğup geldin
Tokat’la Amasya’yı sevdin mesken edindin.
Sonunda Çarşamba’ya vardın vuslata erdin
Yeşilırmak; sonsuzluğu Karadeniz bildin.
Bazen çocuk misali koşup masum akarsın
Kızdığında kartal timsali yüksek uçarsın.
Coşarsın ara sıra da engel tanımazsın
Yeşilırmak; sevdalanıp hiç mi durulmazsın.
Senin işin topraklarda salınarak akmak
Geçtiğin her yerlere bolluk bereket saçmak.
Oysa bizlerde heves oldu sana set vurmak
Sana dizgin vurulmaz, özgürsün Yeşilırmak.
Sadık KARADEMİR
5.0
100% (13)