1.
umrumda değil
kalplerini aşk’a kapatanların ulumaları

özetle bildiğim şu:
biraz mercan adasıdır
her sevenin göz altları
2.
bilirim
alın çatına vurunca gün ışığı
gelemezsin, suçlayamam
sevinçten bir bebek yapar göğsünde
emzirirsin

sen
geç kalmalarda
en güzelsin
3.
güvercinler
süzülüp
süzülüp
alnından
öpüyorlar
seni
hürriyet meydanı’nda
panzerlerin yanında
4.
intiharlar
o alaca yalnızlıklar
umarsızlıklar
senin yaşadığın kentlere uğrayamazlar
pırıl pırıl intikamlar donanmışın çoktandır
5.
anladım
yanardağları
kökünden kavramaya yatkın
o bileklerin

bu nedenle
doludizgin
güveniyorsun
hayat’a
6.
hangi mevsimlerde
kanatılmışsa ömrün
unutamazsın o mevsimleri
hoyrat ve delifışkın
örselendiğin
7.
zincir yerine
güvercin öneriyorsun
nicedir dünyaya,
zincirler paslanır
güvercinler paslanmaz da
ondan
8.
telâşlı sıcaklara
sabır taşıyan
bıçak uçların
dizboyu yaşamaklar
sana özgüdür
9.
meme uçlarının yakıcılığı hazır avuçlarımda
bir de gözlerin senin: katlanmak olanaksız
kalk gidelim
çilli horoz, tan vaktini onaylayınca
10.
seni
elmacık kemiklerinden öptüm
bahar geldi

keşke herkese duyurabilsem
bu gerçeği
11.
canım benim
acemi ve sokulgan sözlü yârim
gel, beni ay-ışıksız gecelerin
irikıyım karanlığında kanat

gel, bıçkın sevişmeler icât et bende
12.
güvercin göğsünden aşırdığım
ak-pak sabahları getirdim sana
karamuk gözlü sevdiğim
yarasalara inat getirdim
13.
delişmen çiçeğin açılması orda yaşandı
kök salmalar ordaydı, sana dönüktü
mor köpüklü sevdamıza dönüktü
bakakaldım kalbinin platosuna
14.
tanyeri: sessiz-sedâsız ve diri
yanına yakıştırıyor beni
senin kalbinle oynayayım diye
n’olur, yalınayak bir öfke ver bana
yeryüzü kana banarken kendini
15.
aramızda kalsın ama
gözüme ilişiyor her seferinde
seni ne vakit öpmeye dursam memelerinden
ufak-tefek bir bulut
aşk teklif ediyor
everest tepesi’ne
16.
senin yılgınlığını seviyorum en çok
senin dargınlığını
solgunluğunu seviyorum senin
umutsuzluklar kıvranırken peronlarda hep
senin vurgunluğunu
17.
hiçbir şair anlayamaz: sana adanan dizeleri
hiçbir gemi götüremez: sana duyulan özlemleri
hiçbir mazlum sindiremez: sana edilen zulümleri
18.
utanır mısın ağlarken
git öyleyse
güleryüzlü bir hayat’ı
karşıla kendine

bir yazgıyı karşıla!
ter ter tepinen
19.
tutmuş, denizleri sokmuşsun gözbebeklerine
saçlarına mor bulutlar takıştırmışsın
iliklerim sızladı, inledim, ah ayrılıklar
kaç mevsim yandı aramızda görüşmeyeli?
20.
az mı özlettin kendini
mâvi özlettin

gel, gözlerini
gözlerinin çokça gürlek
o çığırtkan yerlerini
bir öpeyim

sonra seni terk edeyim
21.
bir çiçeği koklamaya cesâretim var
bir çocuğu okşamaya cesâretim var
bir turnayı uçurmaya cesâretim var

ama, senden ayrılmaya cesâretim yok

(*): Berfin Bahar, Mart 2016, Sayı 217