10
Yorum
23
Beğeni
5,0
Puan
995
Okunma

İçerlediğim karanlığa atıp tutuyorum
Bir de gecenin İlahi yalnızlığına.
Gündüz olsa ne değişecek ki;
En azından geceler görünmez
Bir de pervazında yorganın…
Tüneyen yüreğin de aryaları
Bir de az sonra doğacak güneşin kayıp mızrabı.
Hani olur da tüter sobanın bacası;
Usulca yakarım tüm derdi tasayı.
Hayta bir sitem
Çalan şarkı,
Derleyip toplamalı da
Nerede, ah nerede?
Irgat yüreğin tekdüze yansız telaşları;
Ansızın peyda olan yaftalanmış aşk’a da balta vuran
Yoksa hayatta mı bağnaz bir şiir düşmanı?
S(ş)air kimliğim madem
Töhmet altında;
Altı üstü düzyazı şu beyanatım
Hele ki onca k(a)ra name,
Üst dudağın firarı sayısız cümle,
Çatık kaşlı bir imgeden mi müteşekkil yoksa?
Kırgın mizacın da deli beyanı.
Bayanlar, baylar çekilin aradan!
Yoksa çatal sesi mi yüreğin,
Varsın duymazdan gelin.
Hem belli mi olur,
Kim bilir yeniden açılır perde.
İşte kayıp bir şiir daha:
Kaykılmış, fevri bir kehanetten mi
Medet bulacağımı sanırsınız,
Susmakla kalmayın
Bizatihi görgü tanığı olun
Yeter ki şair kayıp gitmeden
Üstelik hazin bir reveransla
Göğün kara deliğinden…
5.0
100% (20)