4
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
860
Okunma

her gün kursa koşuyoruz,
hep Mutludan konuşuyoruz
binlerce kez anlattı Arzu abla
başta dedikleri çok değişti aslında
sanki çok da umurumda
hakkında her şeyi biliyordum
her şey güzel, harika olumlu
en güzel şey Mutlu
çamur deryasının olduğu yere kadar koşuyoruz
orada yavaşlıyoruz
bekliyoruz
geri dönüyoruz
endişeleniyoruz
“başına bir şey gelmiş olmasın”
aklıma hiç güzel bir şey gelmiyor inanın
sahi? sevmek bu mu?
varsa da, yoksa da Mutlu
sabahlar olmuyor
pencereden kolluyorum
Arzu ablanın ışıkları yine sönük
yönü yolun karşısına dönük
baktığı tarafta asker kaçağı devrimci, sözde sevgili
penceresi açık, o karanlıkta
sabahlara dek sigara içiyorlar ikisi
hep aynı manzara
puslu
benim derdim de hep aynı “asker Mutlu”
onun da pencerelerden, yollara baktığını
belki “Afitap izninin bittiğini”
aslında arzu ablalara gelmek için
sabahları su birikintisine bizden evvel varmak için
koşarak gittiğini saatlerce beklediğini
her yerde beni aradığını
her gördüğünü ben sandığını
“afitap” diye sayıkladığını
hayal ettim
çünkü ben öyleyim
aradım.. her şeyde, herkeste onu
“neredesin Mutlu!”
askerim ortalarda yok! bir hafta doldu
yoksa? O’na bir şey mi oldu
yaşayamammm.... hafta sonu yine koştum Arzu ablaya
yine pazara gitmiş teyze amca
ne yabancı bir ayakkabı
ne bir faaliyet mutfakta
"geel" diye bir ses içerden
"havadis yok mu bizimkinden!"
"var" diyor "gözünaydın"
"sırası mı şakanın"
"şaka değil görmüyon mu"
“Allahıımm!”
"de ğil miş”
“Mutlu buuuu"
Mutluluk buydu
5.0
100% (10)