0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1308
Okunma

Yâr, Yalıyar
Bereket ana, Çoraklara yeşil hırkalar örmüştü.
Mübarek kokun, tay gibi endamın,lüle lüle saçlarının ve
çeyrek asır magma taşı dişlerin..!
Güneş gülüşlü; rüzgar kokuna gebe, göz kapaklarımı okşar.
Savunmasız, aciz nefsimi kamçılar...
Geceler boyu susmaz iniltileri cesedimin
Tek arzusu, özlemi sabahlara kadar sabahlara kadar
Duvarın sarkaç sesleri gölgesinde, göz bebeklerinle sevişmek.!
delicesine,dörtnala
doyasıya,
çıldırasıya sevişmek...
Çok mu şey istiyorum?
Kocaman kocaman burunlarımız birbirine değse
Utancımızdan gözlerimizi, sözlerimizi örtsek.
Terlesek,
Tütünlü sarıp,sırıtıp üfürsek.
Korkunç korkunç gülsek..
Bir iki umud ektik, ekip göçsek
Bilirim, bizi bekler her şey herkes...
Güneş çekilince ufuktan bulutlar kuruyunca ve küllenince toprak,
hangi çiçek solmaz ki?
Yüreğimde yar, gözlerde yalıyar.
Acının rengi tuzlu..
Mum ışığının ürkek dansı,ardı arkası kesilmeyen kelimelerin şıkırtısı
kulaklarımı kabartır.
İçimdeki her şey kuru, kopartıldı hürriyetim.
Sonbahar vefasız. Halbuki emir koca soyar tek tek,
inciler döktürür, salar rüzgara..
işte böyle
işte öyle falanca yerde de duramaz, konaklayamaz.
çay-simit safra yutamaz.
Sen ki, toprak; Sende açar, filizlenir çiçeklenirim.
Sensiz kurur, kırılıp, ot olur biçilirim.
Bir çift göz
bir dirhem boy..
Şiirler dizip dizip yol yapsam, yağmur gibi yağdırsam türkülerimi
çocukluktur sitemim
gel geç otur şöyle ana, biraz yaşamak, güzel kokmak istiyorum.
Bu devirde mal mülkle örtülüdür büdenler
Her türlü muayene açıktır yürekler,
şehadet edebilirsin ki hepsi kirli yüzlü melekler
Şiiristan,
Ne zaman sana yürüsem bir adım koşsam, gölgeler ürker
ufuk çizgim; hep bir duvar örülür, bombalar patlar, çocuklar ölür..
ne zaman sana yürüsem;
ülkem talan edilir, dağlar kurşuna dizilir
Türkçe çevirisi,
moloz yığınına döner.
Mehmet Aslan
5.0
100% (1)