6
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
1159
Okunma

Geçilmedi Çanakkale’den
Geçilemezdi elbet vatanın sinesinden
Bu uğurda Onbinler geçti çünkü nefesinden
O yiğitler mektupların da anlattılar Çanakkaleyi
Ve tarihe yazdılar bir devrin şanlı mücadelesini
Bize yeniden aldıkları bu vatanı bıraktılar
Göğüsleriyle söndürerek düşmanın hengamesini
Muallim Hasan Ethem o yiğitlerden biriydi
Ve yüreğini döktüğü mektubu göndereceği anasıydı
Davudi sesli bir neferin okuduğu ezandı onu hislendiren
Birde avuçlarında ki duaydı Rahmet-i Rahmana gönderilen
Ey yerlerin ve göklerin sahibi
Bu toprakları bize veren sensin
Ey aldığımız nefesin sahibi
Bu toprakları bize yine bırakacak sensin...
Bu onun hasretle yazdığı son mektubuydu
Bir diğer hasret çektiği de sılada bekleyen yavuklusuydu...
Ne ilkti Hasan Ethem ne de sondu
Şehitler kervanına katılan bir yiğit yolcuydu
O yiğitlerden bir diğeri de Yüzbaşı Mehmed Tevfikti
Zenginliği onun cebinde değil gönlündeydi
Geldiği noktayı ve rütbeyi
Allahın takdiri ve hediyesi olarak kabul ederdi
Az biraz borçları vardı
Ve geride ailesine onları bıraktı
Başka nasıl anlatmalı Çanakkaleyi
Cebinden çıkardığı mektuba
Konuşacak dermanı kalmadığı için
Yaralarından sızan al kanla
Kıble nerede? diye soran
Zabit Muzaffer Beyi anlatmalıyız belkide
Ya da kimbilir Ali Çavuşu anlatmalıyız belkide
Sağ elinde ki çakıyı komutanına uzatarak
Kopmak üzere olan sol kolu için
Şunu kesiver komutanım diyerek şehit olan
O aslan parçasını anlatmalıyız...
Velhasıl geçilmedi Çanakkale’den
Geçilemezdi elbet vatanın sinesinden
Bu uğurda Onbinler geçti çünkü nefesinden...
Güray Gökkaya
5.0
100% (8)