Sanma aşk dergâhında bin yaşında âlimim
Ne Kanuni Süleyman ne de Yavuz Selimim

Dört mevsim yüreğine bahar olmaya geldim
Aldığın her nefeste, buhar olmaya geldim

Kalbinin talibiyim bağışla cüretimi,
Aşka diyetim olsun, bitir hürriyetimi

Al beni, seher vakti tutukla gülüşünde
Esir et gözlerine, çarmıha ger döşünde

Öyle çok muhtacım ki, bir zerre bakışına,
Razıyım zemherine, ayazına, kışına

Sensiz içtiğim sudan sanma haz alıyorum,
Her gün biraz kahredip, biraz azalıyorum

Bir zindanda ışıksız, mahkümum yokluğunda
Hüzün kar kadar soğuk ve yağmur çokluğunda

Tüm cihana kör, dilsiz ve cühela cahilim
Bir tek seni sevmekte, ben işime ehilim

Sen ki günüme güneş, aysız geceme aysın,
Genzimi yakan tütün, semaverdeki çaysın

Ve sevda ülkesinin, en güzel müjdesisin
Bin yıl uzaktan gelse, kalbimde çınlar sesin

Sana kavuşmak için tek bir ihtimal olsun,
İsterse yüreğimde her gün ihtilal olsun

Yegâne dileğimdir, cemâlinde uyumak,
Yüzümü baştan başa gülüşüne boyamak

Yüreğinde çarparak, aşka etmek şahadet
Yanağında gül açmak, kim bilir ne saadet

Yâr tek seni sevmekte, özlemekte mahirim,
Benim ezelim sensin, sensin benim ahirim

Sanma aşk dergâhında bin yaşında âlimim
Bir damla sevişine, öpüşüne talimim.

S.U.

Serkan Uçar

08.03.2017

"Şiirimiz vesilesiyle Dünya emekçi kadınlar gününü kutluyorum"