3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1899
Okunma

I.
Mazgallarında tükendi gülüşlerin seferiliği
Murdar bir kahkahası boğdu sesini şehrin
Merhamet zulmüne eşdeğer bu çile
Lut çekip gidiyorken de böyle idi hava
Günahı kabzasından kavrayıp kaynattı etini/
kovuğunda somurtana karşı öfke
Ve haddini üşenip kotarmayana müsaade bahşedildi
İsrail söndü kinini yakarken gözlerinde
Mahalleli ergin bir kanaatle geldi
Meclisin komandoları hazır kıta söz safında
İt ürür kervan yürür diye sus denilecekti göğe
Eğer lime lime edilmiş bir bebeğin etleri
Ateş gibi akmasaydı sokaklardan boşanıp damarlara
Damarlar öfkesini kabarıp /
taşmayacaktı bu denli hayata
Coni can isterken hahamların elinden
Korkusunun zırhını giyinmiş bir ekmek gibiydi
Kudüs merhametin zulmünü giymedi bu yüzden
Eğilmeksizin yürüyene yol verdi yine
Yüz görümlük ölümlere uyanan adam
Hiç sabrı bilmemişti
Baştan aşağı yarendi davasına
Nefesini tutarken hayat
O verdi
II.
Hilkat bu ya kör gördü de gerçeği
Duydu sağır sultan da
Ve kimi mühürlerini çözdü kalbinden de
Bildi inandı
Ama akletmeyen kalbiyle
Ve kalbine söyleneni dinlemeyen
Küs bir sehpa gibi kaldı ortada
Efelenip duran kelimeler hicap duydu
Bayrak dalgasından düştü yere
Ah hain elim hani saklı duracaktın
Hani hanifce kalacaktın bir başına dendi
III.
Açısını gözetmeksizin döndü yolunu
Ciğerlerine kadar işli sebepleriyle
Üryan kavgalar umuyordu
Öteki adam değilken birden
Değişti düşmanı imbiğinde
Sarı kederli kaktüslerin arasından
Toprağı ürküterek geldi çapulcu gövdesiyle
Mermisi küf tutmuş mesafeleri yürüdü
İzzetli bir ceset olamayacak kadar korkmuştu
Düşmanlık aldı askısından biraz
Ona lazım olan daha çok insanlıktı
Ve meydana indiğinde can taşıyanların içine
İçinde birbiri ardınca patlayan bombalar vardı
Ve sırtında göğsünde bir o kadar can alıcı bombalar
Her birini sustu ilkin
Düşmanı onda olmayan bir silahla vuracaktı
İnandığı gibi yaptı ve çekti pimini insanlığının
Öldürmeyecek/
y a ş a t a c a k t ı