4
Yorum
8
Beğeni
0,0
Puan
1240
Okunma

üşüyünce sesin/
nefesin
yüreğin/
Mekke kadar dayanır ruhuma
kapatırsın bebeklerini
g-özlerinin ki
saçların üşür,
nereye akacağını bilmeyen
nehirlerin
taşması gibi
tel/tel
ve kırık
ve ıslak/
sırılsıklam
saçların üşür
ve sen
üşürsün..
(...)
üşüdüm..
soluğum terli/
avuç içlerimi saklayıp
sonra kavrayıp derinden
sol göğsünün altındaki safiri
iyi niyetli besteler gibi
gülüm/seyip,
gölgeler boyunca uzun
uzadıya
hiç görmediğimiz rüyaların
tabirini yaparken dudAKların
ve akarken mavi
üşüdüm..
haylaz hevesler düşerken saçaklarından
tüm eksikliğimle
önce kapatp ağzımı ama,
sonrasız susmalı belki...
üşüdüm..
ve sesim
Kasım’a benzemedi..
bir şiirin
derinliğindeyim evet
balkon değil hayır/
üşüdüm..
kapatmıyorum gözlerimi
ve beklemiyorum
bir yıldızın kaymasını/hayır..
omuzlarının
saçaklarından düşüyorum
o bilindik karanlığa ki
açık unutuyorum
kapılarını yüreğimin
üşüdüm...
(...)