6
Yorum
18
Beğeni
4,9
Puan
1286
Okunma

Kırmızı gözlü mavi devin ağzında duruyor,
Susuz düşleriyle,
Boğulmuş bir gökyüzü,
Süt dişinden kalanları yastığının altında biriktiriyor.
Bulutlar aşkına yaşamaktan vazgeçmiş her an gibi,
Saniyenin onda birinde duruyor kafası.
Cümleler,
Hiç kurulmamış,
Demokratik bir toplumu ayaklandırıyor.
Toprak yollarda,
At nalları topluyor,
Şansızlığın orta yerinde dans ediyor.
Kanunların en ucunda,
Tüm kalemlere karşı çıkıyor.
Levhasız denizler arıyor.
Uçsuz bir bucak çiziliyor,
Kitapların orta yerinde duruyor,
Hiç söylenmemiş sözler,
Ortasız vadilerde saklanıyor.
Duvarın arkasından bizleri izliyor.
Saat gecenin 2 sini geçiyor..
Rahatsızlık dizboyu yıkanıyor,
Leğenlere sığmıyor,
Odanın köşesinde,
Hükümranlığını ilan etmiş bir bitki gibi,
Tüm oksijeni emiyor,
Sigara yinede yanıyor.
Güz yeli dikişleriyle,
Uyulmuş ziyadesinde,
Demir döven suskunluk,
Adının gereğini yerine getiremiyor.
Terside düzü de aynı olunca,
Sokağa matiyeler düzmek,
Camı daha fazla aralatmıyor.
Gök taşı yağmurları,
Islanılası.
Heykeltraşlar canlarına kıyıyor,
Heykeller yinede canlanmıyor,
Doğa mum ışığına tapıyor,
Ağustos böceği sazını bulamıyor,
Karıncalar zaten çokta uzun yaşamıyor.
5.0
93% (13)
4.0
7% (1)