Bir özlemin hatırası, üzüm gözlerinde saklı
Gezdiğimiz o dağları, yine gezip göz atsak mı?!


Üzüm verdin al ye diye; üzüm üzüm bal ye diye
Üzüm gözlerden hediye; asmaya kol uzatsak mı?!


Asmalar hep üzüm döker, yaprağını güzün döker
Gözlerin gözüme bakar, güneşe dal uzatsak mı?!


Al kâlbimi al eline, dolansın ince beline
Saçında sevda seline, avuç avuç tuz atsak mı?!


Bende işte hâl böyledir, aşkı dile tel söyletir,
Asmalara dal eyletir; gönlüm gözüne tutsak mı?!


Ah yüreğin can yoldaşı, beni yüreğinde taşı
Senin ile benim yaşı, gözümüzde bir tutsak mı?!


Birlikte bir ömür sürsek, birlikte ağlayıp gülsek
Aşktan geri kalan külsek, tozu dumana katsak mı ?!

Şimdi soğuk gel oralar; aşk buram buram buralar
Göğsümde sana yuva var; kalbe girip uzansak mı?


İnandım aşk yalanına; senden bana kalanına
Gelmek isterdim yanına, ayağım ağır aksak mı?!


Aşk gül kokusu bürünür, yüze gülsuyu sürülür
İzinde tozdur sürünür; tenimizden toz atsak mı?

Bir özlemin hatırası, gözlerinde çaldı yası
Uyu uyan aşk rüyası; sonsuza dek uzatsak mı?!

Yine dünyaya gelirsek, yaşımız bir, birebirsek
Bir kefen içine girsek, sarılıp da uz yatsak mı?!


Aktaş aşkın imkânsızı; saçına gül takan kızı
Gönlü gözden yakan sızı, içine kar buz atsak mı?


Şaban AKTAŞ
27.12.2016