0
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
584
Okunma
kır rüzgarına değen ayak
suya koşan beyaz ve olgun yüzün
gözlerini yudumlarken kaybolan
beraber iki elin maviliklere değmesi
beraber küçülmesi iki dudak arasında
arkası belirsiz bir bekleyiş değil
kuşkusuz gölgen düşerken sevineceğim
duyarsan büyümüş ağaçları uykunda
sarıl bana yeşil orman gücüyle
gece üşümek iliştirildi odaya
ardımızda dağ bozumu dışarı çiçekler
ilk aydınlığı sezersen aç kapıyı
sabaha dek güneş çığlıkları getirecekler
gördüğün kadar değil hissettiğinden fazla
eski ölüler şu karşı sisin içinde öbek
gök kuşağına sıçrayan balık oyunu
biliyorlar acıların dineceğini
döneceğini ufuklarda sonsuza dek.