14
Yorum
28
Beğeni
5,0
Puan
658
Okunma

Yaşanması imkânsız, o devleşen aşkımı
Anlatıyorum şimdi, buruk bir masal gibi
Neler yaşandı neler, gel gör gönül köşkümü
Kasırganın vurduğu, konağa misal gibi
Seviyorsa bir yürek, bil ki gönül derdinde
Neler değişti san ki, yola güller serdinde
Ben olmayan zamanda, sen de kaf’ın ardında
Bir araya gelmeyen, mümkünsüz visal gibi
O en güzel çağımda, hedefe koşuyorken
Yılmadan ve bıkmadan, engeller aşıyorken
Ben ki kendi halimde, sakince yaşıyorken
Çalmadın mı gönlümü, izinli, yasal gibi
Vurgun yiyip te suda, ardından kaçamamak
Suyun içinde kalıp, o sudan içememek
Sana böyle tutulmak, sonra vaz geçememek
Bir kurallar zinciri, sanki bir asal gibi
Öyle bir sevda ki bu, için için yakıyor
Mendiller de yetmiyor, gözümden sel akıyor
Önümden gelip geçen, bana farklı bakıyor
Bir ağacın dibinde, kurumuş fasal gibi
Sakin bir koya gidip, stresimi atarım
Haksızlığa uğrarsam, kaşlarımı çatarım
Başka şeye gerek yok, ben ki bana yeterim
Uzak dursun diyorum, ezilmiş kasal gibi
Nasıl özledim nasıl, dostla haber salmanı
Gözlerime bakıpta, naz ederek gülmeni
Senin gittiğin yerde, bekliyorken gelmeni
Sanki yere çakıldım, ağaçtan pasal gibi
SADIK DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ
ETEK YAZILARI
VİSAL: Kavuşma
ASAL: Esasla ilgili, asıl ve temel olanla ilgili, esasi.
FASAL: 1. Tahıl, sebze, meyve ve yün gibi şeylerin döküntüsü. 2. Suyun dibine çöken tortu.
KASAL: Kibir, gurur, övünme
PASAL: 1-Hayvan bağlamak için yere çakılan kazık.2-Kütük yarmakta kullanılan odun ya da demir çivi.
3-İpliği düzeltmek için kullanılan tahta araç.
5.0
100% (22)