Arka sokaktan "u" döndüm
Aklımla koymuş gibi
Turizm bakanlığı önüne kondum
Bizde sekiz onlarda dokuz fark yok aslında
Çorumlu dan üç simit aldım
İçini güvercinlere dışını kendime ayırdım
Boyunları mor kuşaklı yeşili bahar gri siyahlılar
Kınalı ayaklı kahverengi bakışlı canlar diye sevdim
Yirmi dakikada bitirdim işimi birazda muhabbet
Güvercinlerle vedalaşıp yoluma devam edeyim
Diye bilinç altımda senaryo yazarken
Bir kadın yaklaştı Çorumlu’ya
"Çabuk uzaklaştır onları çabuk yanından"
Güvercinler de varsa ben de üstüme alındım biraz
"Ne kadar kanatlı varsa onlardan nefret ederim pis şeyler"
O zaman attı benim kafamın tası attı şartelim
Emek hırsızı mesaiden çalmışsın diyecektim
Tam o sırada Murat geldi Bülent geldi
Kültür olacak insanda kültür kültür
Vallahi bende oradan uzaklaştım
Dönerli kapıdan girip çıkmak yetmez
Ara da bir kaldır başını çalıştığın kurum levhasına bak
Pis dedirtmem güvercinleri sana hele hele benim yanımda
Bir çuval darı getireceğim bir daha gelirsem
Avluda ki bütün kanatlılara

(Bak/anın beni duyar mısın ben Ankara Güvercini gibi bir adamım)