Pervassız bir gecenin koynundayım
Ay okşuyor saçlarımı
Derin bir sessizlik gömülmüş saman yoluna
Yıldızlar raks ediyor adete
Hayırmı,şermi?
Diye kurduğum cümle daha düşmeden dudağımdan
Bir kıyamet kopacak az sonra huzurdan habersiz
Dizilicek gene kursağıma


Ben bir kez daha gömülüceğim sensizliğin yasına
Akabininde
Bütün güzellikler gömülücek karanlığıma
Ucu ucuna zor denk gelen yoksul huzurum
Yok olacak karılarak içerimde kopan
Daimi mahşer yolculuğuna


Geride bir cenaze kalabalığı
Geride bir ölüm sessizliği


Ardında daha taze pimiş bir bardaç çay
Ve şapkadan tavşan çıkaran iyimser yanım kalacak
Yitirdiğin güzlelliklere eşlik etmek için yanımda


Başlarım kendimle sohbet etmeye
İki iyi etttiğin lafın güzelliğini
Bir küfür ile yok edeceğim deliler gibi
Telafüz ettiğim serseri
Cümleler arasında


Geride bir rüya arifesi
Geride rüyaların kabüs olma tarifesi
Kısa kısa göz yumduğum nöbetçi uykularımda


Afakanlar basacak dört bir yanımı
Etim taze dövülmüş acılar çekecek
Ölüm yorgunluğu basacak kemiklerimi
Lime lime doğranacak sayıklamalarım
Tam çıkarken ağzımdan


Geride uykusuz bir gece
Geride kim bilir nelere gebe bir şafak doğacak
Sensiz göz açtığım güne


M.Kılıçel