1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1992
Okunma
Kaldırım Dilberi
Korkuların su gibi süzülür avuçlarından
Pencereler buharlanır soğuktan yalnızlığı
İçinde bir korku eski yanılgılarımdan
Aynı filmin ısrarla aynı yerden başladığı
Nüfusunu öğreniyor her seferinde başkalarından
İlkbaharda Dilber mi büyük rakılar içen
Geceleri sahil gazinosunda kaytam bıyıklı hovardalar
Aynalar parçalanmıştı Ankara’da güzelliğinden
Gece bitmek bilmeyen art arda kesilmeyen telefonlar
İstanbul’luymuş adı Dilber yeditepe’den
Ankara’da kar ıssızlıkları ne ses ne soluk
Konsomatris Dilber’dir Ulus’ta bir gazinoda
Saçlarını boyatmış küllü sarı hafif uçuk
Yaş’lı bir müteahhit peydahlandı aklı fikri onda
Oysa haftaya Dilber istanbul’a yolculuk
Votkaya Dilber başladı cıgaraya Belma
Esrarı etiler’de Süleyman’la denediler
Futbolcu bir kopuk Vefa’da oynadı bir ara
Onu mehtap sanıyor birçoğu öyle bilirler
Kaşları yok incesi düz saçları Sarı
Beyoğlu’nda devriyeler fahişeler akşamı
Sarhoş değil iki kadeh votkadır hepi topu
Acaba dadaş mıdır. İstanbul’ndan mı
Kimin nesi bilmiyorum ama belirsiz soyu sopu
Hafif oynatmış mıdır yoksa yalnızlıktan mı
Kendi kendine konuşur o vahim Kaldırım Dilberi
5.0
100% (1)