3
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
1019
Okunma
Her seferimde kabuğuyla biraz daha oynanmış bir yara keşfediyorum
Biraz daha yorgun
Yılgın
Aslında yaşlı biraz daha...
Nefes aldığım her şehrin kapısında bir kilit paslanıyor
Bir daha asla benim olmayacak yollar dürülüyor ardımda
Kimse hissetmiyor yaşamak denen çölde nasıl susuz ölünür
Kimse anlamıyor gitmek kabusundan uyanılmayacağını
Ben bile uyandırıp kendiliğimi
Soluma tükürüyorum üç kere
Kimse oluyorum içimde
Karanlığı özümseyip
Var olduğum gerçeğiyle boguyorum yokluğumu
Geceyi bölen bir sen dikiyorum karşıma
Arzı endam eyliyor elveda
Ebeden
Çok yalan ve çok hayal her üfürülen
Ağzımızdan girip ruhumuza
Ve evet çokça ağrımıza giden...
Düş sen de
Geceyi ve terkettiğim dokuzuncu şehri yeniden teslim edip
Unutmaya meyyal kalplerinizi saklıyorum
Bir yolun yolcusu
Bir düşün düşkünü kesilip
Hoşça kalmak gibi bir samimiyetsizliği asıyorum gözlerimize
Ayrı ayrı bölünür azizim yaşamak diyeti
Ayrı
Ayrı
Ölünür
Kimse bilmiyor aslımı
Bilmeden ölüyorum...
Adını andığım ya da göz ucuyla dahi olsa dokunduğum her kişiden
Her yerden dahası
Bir pay alıp akılsızca
İste biraz daha birikiyorum
Devasa bu yığıntıyla
Uçsuz bucaksız azizim
Geceyi öpüp en mahrem yerinden
Ben biraz daha
Ölüyorum
Son yalan...
Hoşça kal iki gözüm
5.0
100% (10)