İçleri acı birikenler
Sevmişte çok yorulmuş olanlar
Yani kırılmış dökülmüş bir kenara bırakılmış gibi
Hiçedilmişliğin dibine vuranlar
Hep ufukla göz göze nefes alıp
Ciğerlerine hasretlik çekenler
Kendinin canı dururken
Meleğe bir oğul yahut bir kız verenler
Toprağa örtüp kederlerini
Alayına İsyanı yutkunanlar
Akşam hüznüne tan yeri ağarırken başlayanlar
Hep kendi içine yıkılıp dağ gibi görünenler
Umuda dair olmadan dünyanın ucuzluğuna erken erenler
Kalbinin kıpırtısından bıkıp usanan
Haklılıklarına cevap arayanlar
Bayramların korkup tırstığı
Heran ölüme razı cengaverler
Yine de bu köpek leşi bu dünyada
İnci gibi ışıldayan dişleri görerek
Şımarmadan hüzün peygamberine yarenlik edenler

Ah işte asıl onlara gelmeli bayram
Bir cesareti bir utanması arlanması yoksa
Ve bayramım işte geldim diyecek kadar mutluluksa
Nasıl gelecekse
Neyle kimle hangi güzellik
Hangi müjde olup gelecekse
Asıl onlara gelmeli işte