Pehlivandır zalim nefis yıkamadım bir türlü
Ne ettiysem onla başa çıkamadım bir türlü
Nice pusuya düşürdüm yalvardı tövbe dedi
Kaç kez elim tetikteydi sıkamadım bir türlü

Kitap altın bir kafesti ilim içinde kuştu
Adına hayran olmuşum bir kere gönül coştu
Biz himmete tabi olduk şükür hizmet pay düştü
Hikmet perdesi ardından bakamadım bir türlü

Dedim cahil meclisine girip satma cevheri
Kadrini bilmez kalbi kör ve de aklı serseri
Hillebaz dost ile dolmuş gördüm gönül defteri
Ak gün olur ümit ettim yakamadım bir türlü

Sevdiğinin sevdiğini sevmek ucube sanır
Hem sevmez hem de her gönlü hak evi kâbe sanır
Üç beş süslü kelâm eyler onu da tövbe sanır
Nasuh tövbe dergâhına sokamadım bir türlü

Hergün ayrı bir derdi var arzusu derman değil
Feryadına kulak verdim ah değil aman değil
Hakikati inkâr etmek ilahi ferman değil
Sükûti susuz pınarım akamadım bir türlü

Sükûti