Yüzümdeki çizgileri saydım bu gün
Yolun yarısını geçmiş
Basamakların sonuna tırmanıyorsun dedi ayna

İnsan anlıyor ki
Dün bugüne maske
Bugün yarına gebe sıradan bir devinim
Geceyle gündüzün çark döngüsünden öteye
Gitmiyor zaman

Ya ben
Kazançlarımı kaç güne
Kayıplarımı kaç yıla sığdırayım
Kârdan zarar ömür sermayemi
Hangi pişmanlığıma hesaplatayım

Fasılasız düşünüyorum
Yaşam denen karanlık rüyanın sonunu
Ruh soyunduğunda bedeni
Özene bezene süslediğim
Kırışan çehreme gösterdiğim ihtimamdan
Arta kalan tortuyu
Kaç çeşit böceğe ikram edecek toprak

Artık biliyorum
Eğer ki;Benliğini post,
Yüreğini insana taht eylemediysen
Erenler mevkiin de mevzilenemiyor
Ayakların yerden kesilmedikçe
Bir katre su dahi içemiyorsun cennetteki demden

Şükür ki
Ben yüceler yücesi tek nakkaşın kusursuz yazısıyım
Kainatla hemhal olmuş Tanrının imzasıyım
Baktıkça, aşkın vaslına eren
Vaslına erdikçe hamd eden
Saadet halesinin dönülmez seyyahıyım

Varsın şimdi kıyamet kopsun isterse
Mutluyum...
Tövbeyle üflediğim balonların
İplerini salıverdim gök yüzüne.
Ruhum, ilahi bir aşkın semahın da şimdi.


Dilek USTA.