Derin bir kuytu içinde saklı sevdam
Kaybolmuş düşlerin, yalnızlığında
Sensizliğin benliğime eş oldu ey yar
Tuz basa basa çürüdü senli yaralar
Santim santim ölüm beni yoklar
Katranlı saatlerden, geçiyor anılar
Rotasız rüzgârlarda , saklı sevdam

Dökülmüş kirpiğim, sararmış yaşlar
İnceden inceye, yüreğim kanar
Ey acı sözleri ile, ruhumu yakan
Bitir gayrı bu vefasız hasretliği
Bir gece tenhasında perdemi arala
Güzergahın boşluğunda, saklı sevdam

Dokun dokunabildiğin kadar...
Gönlüme, beynime, vefama, dokun
Gözlerin; ellerinle, dolansın tenime
Mateminde ki, mazimiz yıkansın
Semah’a dönsün ellerimiz
Allah’a dönsün çehremiz
Sevgi mabedinden aksın dualar
Niyazların içinde, saklı sevdam

Yerlere göklere, haykırdım aşkını
Periler, cinler, duydu feryadımı
Gök kubbesi çöktü, yer küblesi şaştı
Öpüştüğümüz vakitlerden bir sabah,
Güller selama durdu, bülbül lal oldu
Zamanın mahşerinde, saklı sevdam

Gel dindir içimde, ki eflatun kıyameti
Dünyamı ürkütüyor sensizlik
Üstelik ayaz vurmuş üşüyorum
Yeniden yazılsın, gönül sayfamız
Ateşler içinde, alev alsın aşkımız
Gel! Yanacaksak beraber yanalım
Bultların nezlinde, saklı sevdam

Gel ki, sessiz çığlıklardan kurtar beni
Gel ki, son bulsun acılar
Gel ki, yeniden yaratılsın Dünya.
Gelişinin şerefine, aşkla örtünüp
Çiçek açsın, sevgi pınarları
Erisin karlar, sökülsün buzlar.
Sümbüller; hicap etsin, dağlarda
Irmaklar boyu, senli aksın umutlar
Hasretinin ışığında, aydınlat beni
Aşka yazılsın son bir destan daha
Sonsuzluğun seninde, saklı sevdam