12
Yorum
29
Beğeni
5,0
Puan
1896
Okunma

İzlek bildiğim dengesiz tümcelerle seğirten
Cümle âlemin gönül pazarına
Kurulan aşk dergâhı.
Mabedi imlerin telaşı hanidir,
Ramak kala beşinci mevsime,
Sormak en alasından,
Susmak en demlisinden,
Sakıncaları yükte saklı
Aşk pazarı.
İndinde rahmetin,
Çömez bir lehçede, el divan pençe
Belli ki sükûtun ikrarı;
Yobaz bir kelam kadar
Akla zarar:
Gönülsüzlüğü ömrün atarken sayacı,
Mezbahada ölümün ifratı,
Haznesinde perişan ve beyhude bir esrar,
Tüneyen rahmine sıska lügatin.
Anlık mı ömürlük mü,
Diye sormak ne haddime
Hem de tökezleyen bir lehçede
Sözüm ona çıkmışken Kaf dağına
Üç beş harcıâlem imge.
Dinginliğinde saklıyım renklerin:
Karanın alameti,
Beyazın asaleti;
Sondan başa atlarken birdirbir
Bellemişim madem her dizeyi,
İfrit bir sancı peyda olmadan
Çıksam şu beyaz sayfadan.
Hanidir inadı
Paklarken acı yüklü beyanatını imlerin,
Tekil ve sakil rahminde konuşlanmış,
Teyakkuzu yine saklı mabedin indinde
Onca teferruat sızarken
Gün dönmeden geceye.
Saklıyım, saklısın ki sakıncaların ihlali
En rahvan gölgeden ibaret
Bilinmedik bir curcunada
Tamah etmediğim bir acıdan
Almışken payımı.
Dengi dengine makbul bir yolda
Kesişirken, sürç-ü lisan eylediğim
Gömülü bir hitabette,
Yâd ettiğim maziyle tokuştururken
Kayıp mihrabı,
En aykırı söylencede
Çoktan savdım sıramı:
Tümden gelen hoyrat bir gölgeye binaen,
Saptığım rotamdan.
5.0
100% (26)