İklimidir bu, sevdanın alın yazgısı
Seninle çıkar ancak, aşkın tadı
Değişmem asla, sendeki fıtratı
Bir yıl bitti ama, geleceğe dayalı.

Bir bakışın ederken gönülleri seza
Efsun eser bağrından o bad-ı saba
Kapında, bir baht-ı karadır bu geda
Destur eyle gireyim, açıver kapını.

Bulunduğun şehre eserken rüzgar
Aşkınla şu fakiri, ihya et de kurtar
Değmesin hülyalarına şerli nazar
Islanmadan alıver, gökteki namını.

Hangi aşık dile gelip imrenirken bize
Güftesi olurken gözlerin, yaparlar beste
Neyleyim sensiz geçen, o beyaz günlere
Konuşmak şerbet olur, nazlı sevdamı.

Kadife bir kale gibi, sağlamdır sine’n
Kışım nevbahara dönecek, geliversen
Aysbergler gibi eriyor bu can, neden
Aşkınla tarumarım, çalıversen sazımı.

Dağıt o nefesini ki; çeksin insanlık
Belki yeniden imrenir nur’a karanlık
Mecnun hayran kalmış, olacak artık
Bayıltan renklerinde, tadacağım adını.


Murat AYDIN