Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
İbrahim Çelikli.
İbrahim Çelikli.

Tırtar / İlkaşk - Köy Öğretmenim

Yorum

Tırtar / İlkaşk - Köy Öğretmenim

( 4 kişi )

1

Yorum

6

Beğeni

5,0

Puan

2012

Okunma

Tırtar / İlkaşk - Köy Öğretmenim

Tırtar / İlkaşk - Köy Öğretmenim



YAZARIN NOTU;

Kara Mehmet; yaşadığı açmazdan "okumak" adına çıkarılmış
aynı ovadaki köyün bağlı olduğu bucak Kumdanlı kasabasındaki yeni açılan ortaokula kaydedilmek üzere 4 yıl önceki ilkokul öğretmenine emanet edilmiş ve köydeki ortamı terk etmiştir.

artık hiç bir şey eskisi gibi değildir/olmayacaktır...














“-anam ırazı gelmedi
yurda verilmeme
“-Zedefçe bile Yaşar’ı yurda vermedi
“bi o(ğ)lumu okudamayacan mı deye” ”

ben gedemezsem o ğeli
ha Gundannı hura
iki adımlık yer ha nolcak
canın isdediğinde ğet-gel
minasibi haftadan haftaya ya
bazardan bazara Yalavac kamyonunu bekleyesiye
zabala hurdan eşşenen varıvırın
süpürün, yurun-yaykarın dedikleyin
gucukların bi ğözel
ne de olsa erkeg gısmısı
o(ğ)lan çoc(uğ)u edemez
bişirip-daşırımaz,
köyün Gundallı ö(ğ)retmeni hinci Gundallıda
ortokula da giriyomuş”

Bayram Ö(ğ)retmen; anama
“-şurayı boşaldalım
hemi ğözümüzün öğünde dursun
hemi de bizim çocuklara da abey olsun
kendi çocuklarımızdan ayırmayız seni evel Allah
yörüklerden gaylangaş adam çıkmaz
sende bizim bi(r) evladımız sayılı(r)sın” dedi

garısı Huriye yenge de
“-anayın da, ıramatlık bobayın da
çoğ eyinniğini ğördük çok
Allah gani-gani rahmet eylesin”
deyelek dova etdi

Bayram Öretmen;
“-göreyin seni, gösdert kendini
ilkokuldağı ğibi
çalışgannığınan
dıkkatınan
becerisin
efendiliğinen
üsdesinden gelecen
gece demecen, gündüz demecen
sınıfdakınnar benden çok güçcük
onnar biliyo ben örenemedim demecen
elinden gelen gayreti deği,
deha fazlasını gösdertecen
evelallah.. başaracaksın
..
varsın bir-kaş sene geşmiş olsun
varsın okul başlayalı bir-kaş hafta geşmiş olsun
azmininen onnarı yakalarsın
öğnnerine bile geçersin evel Allah
ben de yardımcı olurun

her günkü dersini mutlaka mutlak tekralla
hocalarıyın verce(ği)
ödevlerini yap muhakkak
mutlaka-mutlak
kefilin benin!

seni yarın orta mekdebe kaydedelim
en başından itibaren devam etmişsin gibi
emme hu andan etibaren devamsızlık yok
ite-köpeğe dakılıp berduşluk
öğretmannerine garşı bir saygısızlık
cığara-gayfa ı-ıhh,
adına serseri dedirmeycen
beni ma(h)çıp etmeycen

sınıfıyın abeysi olacan
herkeşden böyüksün zaten
boş geçen derslerde
ta(h)taya sen çıkacan
seni getirelim mümessilliğe de
sen dururkana başkasını mümessil edersek
olmaz ”
……..
“-sınıfa girdi en başa beni yazdı
“isdeyenner” dedi
bir üş beş derkene yarısı oy verdi
ikinci sıradakına daha fazla vermediler mi
itiraz etdi
“sen oyunu kullandın
birine oy veren ötekinnere vermeycek”
ikinciye oy dört çıkdı
ötekinnere de bölük pörçük
öyleynen sınıf mümessili oldum
o zamana ğadar mümessilliğin
ne olduğunu bile bilmeyodum
öteki çocuklardan böyüğün deye
çalışgan olduğum uçu da
hemi de efendiyin ya
disiplin kuruluna da
beni yazdılar”





“-Gundallı da adım “Goca Çocuğa” çıkdı
Goca Çocuk aşşa
Goca Çocuk yokarı
on yaşındakı çocuklar bile çığara içiyollar
emme öğretmenlerden olduğu ğadar
benden de çekiniyollar

bazen arkadaşlar gelir
barabar ders çalışırdık
Kayasekiden kendi elleriminen topladığım
kekik kaynayo olurdu zobada
çam sakızı çoban armağanı deller
onnara da dolduru(r)dum birer gupa
ben onnara ğetdiysem gazara
hep birlikde “buyur buradan yak”
-garip öldüren - cığara
yakmasam ayıp olurdu
yakarsam ne olacak?

arkadaşların odalarının kapı arkası
saplanmış bıçak yarası,
eşiklik kül tablası ğibi izmarit dolu
c(ığ)arasız galınca
elbirlik hücum ederlerdi
kapı arkasına fırlatılmış izmaritlere
izmarit harmanı gardaşca sehim edilirdi
defterin ortasından bi sayfa söküp
yengatdan cığara imalatı
yahay hünerliydiler valla

adalet başga bişiy..
gardaşlar arasında o hukuk
o yardımlaşma
o yek diğerini gözetmeyi göremezsin valla
hinciki ğibi cığaralar da
moturlu file değil üsdüne üsdelik..
taha da cığarasız galdılarmıydı
gözleri dönerdi..
en uzakdakı tanışlar bile ziyaret edilir..
mümkün olan evlerin işlerine yardım
bakgaldan verese
her yol! möbah
gafalarının çalışmadığı şey yoğudu
zehir gibiydiler..






benden güçcük çocukların bile favili varıdı
ben de ilk o sene cilet dutdum yüzüme
o sene gocuk alındı üsdüme
tek-tük buradan yak derken işdim cığarayı
o sene ö(ğ)rendim atmışaltıyı
“as”ın en böyük olmadığını
goz dokuzlunun
yatan kağıtla değişdirildiğini
yirmi-kırk söylemeyi
ik-diba o sene ombeş tatili Güçcük Boladın
annacında ğeçirdim

hankı eve ğedersen ğet
illa isgambil kaadı
concolozları hatta bazı kağıtlar
gopye galeminen başka bi kaadın yerini almış
desteler birkaç çeşitden garılmış
bir-kaç gaveden
bir-kaç defada aparılmış
onnar bilirdi yerden çekilecek kağıdı
benim gafa gatliken basmazdı
ol-gör aklımda dutamazdım
çayına oynayoz ya
kim yenilise yenilsin
ben gatardım..
bi bardak gırsalar
ceremesi gene benim olacak ne olsa

ebi-cetdi okulunan-dersinen
en ufak bi alakası olmayan çocuklar
çıkan-çıkmayan kağıtlar
karşıdakinin aldığı sayılar
hatta ötekinnerin elinde hangi kağıt var
kendinin aldığı sayılar
her şeyi biliyorlar
Bolad Emmi ğibi
nereden
ben? ne bileyin,
nerden bileyin

benden başka herkeş biliyodu
hankı kaat çıkdı,
kaç sayı alınça kaç gedildiğini
emme; dediklerine ğöre
öğretmenner bi bana öğredebilmişler santırancı
Adanalı Musdafa hoca zaman zaman çağırırdı
evinde santıranç oynardık..
zati ötekinnere aldırış file etmezlerdi
onnar selam verseler de
görmezden gelirlerdi

kar yağınca Mustafa Hoca
evinin anahtarını verir evine yollardı
zobayı yakmam için;
öteki ö(ğ)retmennerinen gayfaya geder oyun oynarlardı
ötekinner evli olduğu uçun bi o yalınız galırdı
bir şeyler alır gelirdi
beni bırakmazdı yalınız yenmeyo diye
zorunan harşlık gatardı cebime
bişiy almaya yollar üsdünü almazdı
bazardan bana da bişiyler alırdı
kendine ne alırsa ayakkabı, çorap, çamaşır,
beraber yemek yapardık
ben ona dolaz götürdüm
bek severdi bizim köyün şeylerini;
..
o kitap okurdu yattığı yerden
kitaplarından okumamı salık verdiklerini
geceyi gündüze katar bitirirdim
benim annadığımdan farklı şeyler annadırdı
üşüdüğümde ona giderdim
kömür atardık zobaya
zabbaha gadak ıpıl ıpıl yanar dururdu
bazı bazı öteki ö(ğ)retmenner de gelirdi
hepsiynen bi hukukumuz oluşdu
severlerdi..

o sene sınıf adına bilgi yarışmasına katıldım
her soruyu tek başıma cevapladım
zati koşuda benim üsdüme yoğudu
futbolda takımın golcusu
valeybolda kütör
trampet dakımının önünde majör

ondokuz mayıs hareketlerinin provası
benim işim
kızlar arasındakı husumetin asıl sebebiydim
ne mekduplar, ne mekduplar
emme ben onnarın abisiydim
bilgi yarışmasında
koşarkana,
beni alkışlasınlar
dertleri olduğunda bana anlatsınlar
bana yetiyodu..

Bayram Öretmenin gızının da arkadaşı olduklarından
gızlar..
benim gibi sonradan okula başlamış olanlar
sınıfta kalmış olannar, üst sınıflar
baskına gelen ö(ğ)retmenler de
evimde misafir oluyorlar
muhabbet demişsin gani!

ben golay golay kimsenin evini bilmen emme
benim evde misafir (ç)kakılı
biğün bile muhabbet eğsik olmaz
kızların kimi yemek yapar
kimi ortalığı düzenner
saksının, süsün haddi hesabı yok
çenizinden perde,
bardak, tabak getirenner de oldu
zati kekik gaynar duru(r)
eline gırıntı, yeyim-yeycek alan
gece-ğündüz demez, bende(dir)
zarhoş gelen ayrı dert
onnarın vahtı sahatı yoğudu
kimi bobasıynan daklaşmışdır
kimi sevgilisiynen..

birbirinden ayrılan o(ğ)lan bi yanda
gız öte yanda
tam püsgüllü bela
hışgırık, gözyaşı gavga
“dur” ha,
“çüş” ha
al birini vur ötekine
uğraş işin gücün yoğusa

bi arkadaşınan arasını bulduğum gız
işin aslı beni seviyo(muş)
gözleri yerde emme oldukça gızgın
“-sen eşşeksin, sen goca bi aptalsın”
………….. deye söylendi
“-Allah senin canını alsın” dedi..

deyzesinin gızı da
“yemeyenin malını yerler
senin adını da enayi gorlar” dedi.
“tehhh!” dedim
dizimi döğdüm emme ne fayda
varsın olsun
amma ………..
onnar bilmiyordu ki
Özlem’i
……!!!

Özleme hâlâ hasiret getdiğimi,
gece ğündüz sayıkladığımı..
defterimin, kitabımın her sayfasına adını süslediğimi
evimin duvarlarına
selin miline, elimin içine
gayanın depesine
Özlem yazdığımı,
onnar nerden bilecek

aahh Özlem aah!
hayatımı mahvedecen annaşıldı
benim ömrüm de
işde böyle gelip-geçecek; bundan keyri
..
kimsenin ganına girmeden
kimsenin ahını almadan
genşliğimin hayrını görmeden;

bu cihetde günah işlemeden geden
Cennet’de huri gızlarıynan evlenceğmiş
Hemi de bilmen kaş dene;
bilmen essah bilmen deği(l)
evet Özlem mar emme
ne eli elime değdi,
ne gözü gözüme
ne buradakınnar gibi nekdipleşdim
ne çerez, ne ayna, ne darak,
ne buluşma, ne görüşme,
ne elcikleme,
ne sarmaşma,
ne başga bişiy
ne de bambaşga bişiy

















DİPNOT
Gundannı : Gundanlı, Gundallı, Kumdanlı, Kumhamlı, Hoyran
mümessil : temsilci demek ise de bu gün sınıf başkanı demektir.
garip öldüren/köpek öldüren de denilir: dönemin en ucuz sigarası, tütün/ üçüncü
motorlu: filtreli sigara
iskambil destesindeki fazla kağıtlar, şeytan
ebi-cetdi. Oluğu-olacağı kadar, bütünü





Not:
üst lekeye yakın en sondaki tek pencereli ev doğup büyüdüğüm evdir.

Paylaş:
6 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (4)

5.0

100% (4)

Tırtar / ilkaşk - köy öğretmenim Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Tırtar / ilkaşk - köy öğretmenim şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Tırtar / İlkaşk - Köy Öğretmenim şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Etkili Yorum
VAZO
VAZO, @vazo
10.3.2016 13:38:36
5 puan verdi
Özleme hâlâ hasiret getdiğimi,
gece ğündüz sayıkladığımı..
defterimin, kitabımın her sayfasına adını süslediğimi
evimin duvarlarına
selin miline, elimin içine
gayanın depesine
Özlem yazdığımı,
onnar nerden bilecek

//YAZARIN NOTU;
Kara Mehmet; yaşadığı açmazdan "okumak" adına çıkarılmış
aynı ovadaki köyün bağlı olduğu bucak Kumdanlı kasabasındaki
yeni açılan ortaokula kaydedilmek üzere 4 yıl önceki ilkokul
öğretmenine emanet edilmiş ve köydeki ortamı terk etmiştir.
artık hiç bir şey eskisi gibi değildir/olmayacaktır...//

Bayram ve Mustafa öğretmenlerinin de desteğini
alarak,kara Mehmet ortakul'da;başarılı,bilgili ve güçlü bir
öğrenci olmuş.//Bir kelime kararını,bir duygu hayatını,bir
insan seni değiştirebilir.KONFÜÇYÜS//Özlem'e olan aşkı için
vuslata kavuşmanın yolunun her şeyden önce başarmaktan
ve istemekten geçtiği gerçeğini anlamıştır.Her şey Özlem için
gerisi vesairedir,platonik aşkın düğüm noktası bu bölüm sanki.
Yine yöresel şivenin verdiği hoş anlatımlı dizelerinize ve
verdiğiniz emeğe tebriklerimle.Hep şiirlerle kalın efendim.
Saygıyla.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL