5
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
4495
Okunma

gari “söz vahtında açılı(r)” derler
işde böyle bi bayram günüydü
..
Hesne Gelin,
beni gayfadan ça(ğı)rdı
sırtına o Şabanı da ebişdirmiş
“-len çocuuuk hura bak bii”
..?
daha sevecen.. daha usulcacık.. ısrar etdi..
“-leenn”
etirafdan
“Hesne ğelin sana deyo o(ğ)lum baksana len”
..
hemencik yana vardım.. gula(ğı)ma eğildi
“sana bişi decen emme”
…
“-mücüdemi isderin bak! ha”;
..
“ona ğöre”,
…
“demedin deme”
..
Özlemden bi habar,
el gadar kıyat parçası da olsa
mekdup mu varıdı acaba
gayfadağı cemi cümle ahali
bize bakışıyo
“-buyur gellaba” dedim
“..”
“mücüden mücüde osun”
içimde bi kürpüldeme
soluğum daşdı valla
yonusa Özlemi
“bana isdeyvicekler mi”,
demek ebece(ği)zim,
emmimgile demiş ha!
hadi hayırlısıyna(n)
o(ğ)lum memed!..
“Alla(hı)n en sevgili gulu”
“Alla(hı)n en deliğannı gulu”
“Alla(hı)n en talihli gulu”
“Alla(hı)n bitecik gulu”
..
o daha bi sokulup, ben kendine çekip
“-Özlemgil sizin evde” dedi,
.!
…!!!
o an uçu, bu hepisinden daha
mühimidi valla
hayal edebileceğimden
çok çok fazla bişiy
?
yani isdemişler isdememişler
vermişler, vermemişler
mektubumu almış almamış
garşılık vermiş vermemiş
gönnü bendeymiş değilimiş
hiş birinin hiş bi ehemmiyeti yok o an itibarı ile
ta o gadar
Özlem bizim evde demek?
şükür!
bin kere şükür, yüzbin kere şükür!
“hemen eve seğirtmeliyin emme nassı
ne uçu getmiş olacan
ne olacak mahanası
??
belki on adım aralaşdım
aklıma ğeldi; sevindirirk delisi ğibi
“-sağol gellaba ”,
bi kaş adım taha sonura
gene iştahna
“-elin ayağın dert görmesin”
neçe sonura;
“Allah dutduğunu altın etsin”
“Allah senin de ne murazın varısa versin”
..
yol boyunca da dovalarıma dövam etdim
şükrün dersen, bini bi para
içimde bi sevinç öylesine bi safa
bi helecan, bi keyif ki sorma
ömrümde bi taha olmadık,
olma(ya)cak kadar,
işdee mutluluk bu!
se(v)mek bu!!
!!
eve kaş saniyede gelividim bilmen
Macar Odasını ne zaman geşdim
farkında de(ği)lin
gayfaynan bizim evin arası
bu ğadar uzak mıydı
o ğüne ğadar bilmeyodum
hiş hinciki ğibi lekor gıralak gelindim mi acaba
galbim nassı küt-küt atıyo
“Özlem bizim evde ha!”
… “vay anasına be!
hiş olcak şey mi len”
dovalarımı bitiremeden
bi solukda varıvımışıyın eve
bi bakdım hanayda
denişik denişik bis sürü papba
diktopuk bi(r) dene
böbek pabbası ğibi emme
içerden cağıl-coğul sesler gülüşmeler geliyo
duralakdan fehmettim ki
biri Özlemin dayısı
“varsın ossun”
“Özlemi getirmiş ya”
“varsın ossun”
Allah senden kırkbin kerre ırazı osun
Kel Dayı(m)…
Çi(r)kin Garam!
o değilden, habarsızımışıyın gibi içeri ğirdim
“-hoş geldin Dayı”
şeytana uydum
get! nalet ossun
ötekinnerinen de yanak-yanağa öpüşeyin deye
Özlemin dayısını da yanaklamadım mı
hemi de ik diba!
..
adam ileş gibi cığara kokuyo
yiğir yiğir, mikrop!
tütdürüp duru(r) zati
bereket versin e(vi)mizde cığara içen yok
soluğu demiş(s)in daha da iğrenç
insanın nevri bulanıyo yemin ederin
emme aldıran kim
tasası bana mı düştü
alcak de(ği)lin….,
satcak de(ği)lin!
goynunda yatcak de(ği)lin!
..ına ğoyan ta!
zatinden hemen onu geşdim
emme araya dayısının ğızı girdi
nusibet
yaltak yaltak, bişiyler dedi
dediğini annamak yerine;
söyleyişinde ğaldım..
yüzüne bakagaldım
gözleri nemneşekil
dudakları demişsin değişik bi boyalı
ikraahh!
…
bi de gaşlarını filen almış haspam
aklı sıra; sosyete olmuş, inceliyo
“küt” deye belinden gırılacak
mundar!
seninki göğüslük filen keymiş haralda
bicikleri höyle (y)okarda, ta hurda
sankine ben burdayın deyo
kendinden yarım metiro elerde
ya Rebbim ya Resullah..!
“bi iş var bunda ya
dur bakalım”
..
bi halt demeğ isteyo aklı sıra emme
bekleyip görcez de!.
amaaan bana ne…
ne üsdüme farz ne bok yerse yesin..
“-nassısınız abi” falan
ulen bi lafazan olmuş senin ki!
her ilafın işinde,
gör bi
bi de gözlerimin işine işine bakıyoru ku
benin deyen adamın başını döndürcek
içini yakacak zilli!
valla vız gelir-tırıs geder
eğerinem döner de bi annık bile bakarsam
kelp olayın..
namerd olayın..
“iki gözümün ikisi birden öğüme aksın”
hemi de
Özlem var işin işinde yahu!
işin asıl can alıcı nokdası o
de(ği)lise bana ne
Özlem aklımdan geçenneri annayo mu ki
nasıl seğirdiminen geldiğimi
uçalak eveallah!
emme hu an etibarıynan çaresizliğimi
orda olduğunu bildiğim halde
ona bakmaya gıyamadığımı
cesaret edemediğimi
için için yandığımı
aah Özlem ahh!
..
valla ben Özleme ne zaman
“-hoş geldin” dedim
“ne zaman tokalaşdım”
“elim, eline değdi mi,
değmedi mi”
“anasının elini öpdüm mü”
“annıma ğötürdüm mü”
“o bana bişi dedi mi”
ben ona?
“Özlem bana ne dedi”
böğün dahi vallahi-billahi bilmeyon
biliyosam namerd olayın..
sekiye geşdim bi götlük yer buldum
sığışdım
namaz hocasına getmiş gibi oturdum
put gibi,
hiş bi yannıma bakamadım..
hani “lök gibi” derler ya işde öyle
sükut!
ne bi lafa garışıyon
ne de ne edeceğimi biliyon
sanısın mefta..
masuumm
dilsiz..
gafamda kırk dilki dolaşıyo
birinin guyruğu ötekine dokanmayo
ne kel dayısından,
ne de
kel dayısının kel gızı Kel Hacçadan
o ğüne ğadar o ğadar
nefret ettiğimi bilmeyodum
esgiden ha var ha yoğudular
emme hinci
Özleminen aramızda garaçalı yahudular
atsan atılmaz
satsan satılmazlar
len bunnar kendilerini ne zannediyollar yahu
ikisi de; her boku biliyollar
her olayın, her ilafın içindeler
her fukuattan
her şeylerden habarları var
kim gelmiş, kim getmiş
kim kime ne demiş
acanıs ne demiş
ıradıyo tiyatrosunda ne olmuş
kim kime ne türkü isdemiş
kim hankı türküyü çağırmış
hele Kel Hacça’nın ağzı açılsın da
gonserve, ireçel, işlenti, çeniz
biz medeniyet tarlasından;
biz vız gelmiş, tırıs geçmişiz!
biri lafı bitirmeden
öteki onun a(ğ)zından alıp da geçiviyo
hemi dee ötekinin galdığı yerden
üsdüne püsgül dikelek devam ediyo
biri ötekini tasdikleyo
ikisi de aynı gabağa işeyo
ana valla efe!
şaşdım galdım anam avradım ossun
yau bu ne muhabbet..
biz bunnarı böğüne gadak
hiş fark etmemişiyiz
“vay anasına bee..” dedim ellerde ne ayileler varımış
vay anasına bee(h)
hiç gördüğüm duyduğum bişi de(ğ)il
bizim evde m(uh)abbet dedin mi
biri illem ötekine etiraz ederdi
bunnarda yalana yanışa tasdik..
benim içinde olduğuğum hususa
benden da(h)a vakıflar ha!
ellerde ne bobalar varımış
ne Kel Haççalar
dayısı beni devamlı meşgul ediyo
adama cevap yetişdirmeden ğızı
bişiyler soruyo, cuvaplayan deyorun
sankı sorgu hakiminin garşısındayın yau
kaş geçi varımış, kaş goyun
kaş denesi yüğrülmüş
erkeçleri kime satmışıyız
kurbannık alagomuşmuyuz
inek ne zaman boğasacağmış
len ben ne bileyin
dam başında saksağan
vur beline gazmayı dedikleri böyle bişiy mi acaba
ele avradını bilmen nesini neyttimin
en tühafı daa;
..
Kel Dayı
“Memeet, yeğenim ben sizi bek severin
elimde etişdiniz
bobayın düğününde
ben deden gilin çobanıydım
aklın erer mi”
hinci hinci aklıma geliyo da
“-len bayrak ga(l)karkana
tüfe(ği) atan benidim ya” desemidi ya
Ya Rebbim
Ya Resulallah..
gızı ondan geri mi bilader
“-boba “deden gil bize gatıncı dı” desen ya
bunarın ne zaman geçi sürüleri olduy ki”
anam ta(h)a sonura dediy ki
“-benim gelin olduğumda
dedengilin geçi sürüsü varıdı
Kel Ağa boban gilin çobanıydı”
iyi de ana bunu neye o zaman demedin
“len yavrım” dedi
“bunar sevindirik delisi olmuş
bana laf mı ettiri(r)ler hiş”
“sonratdan görme
gavırdan dönme”
başga nassı bişiy ki
Özleeemm?
Özlem!
neredesin bidenemm
…
Özleem;
Özlem bambaşka tabi,
o mahsınlık
o ğözellik
inci gibi dişler
ıldır ıldır ıldırdayan gözler
gözlerinin garası gara
ağı ak!
bal rengi yanaklar
bal süzülür ğibi saşlar
tel-tel valla,
her şeyi bal gibi
emme kendi baldan datlı
o yüzündeki allık
o gülüş
yau bi insan bu ğadar nasıl ğözel olabili
Cenabı Rabbil Alemin birine daa böyle bi
ğözellik bahşetmiş olabili mi
ben cee ı-ıhm valla olamaz
billa olamaz..
ya da belki de bana öö(y)le ğeliyo
ya(h)ut da gözüme öyle görünüyo demek ki
ya da herkes, sevdiğini böyle seviyo
bobam da anamı böyle sevmiş olmalı
bi ğün bizim gızı da biri ..
böyle gözel bulur,
böyle severse elden ne geli(r)
elden ne geli(r)
DİPNOT
iç kürpüldemesi: heyecanda kalbin duracak kadar yüksek atması
mahana: bahane-sebeb
gelleba (gelinabla): yenge, kocası tarafından yakınlık bulunan kadın
muraz: murat, dilek, istek, emel (Arapçadaki TI,ZI harflerinin yakınlığından kaynaklanıyor olmalı)
nevir: bet-beniz, yüz
nevri bulanmak: tiksinmek, beti-benzi atmak, kusacak gibi olmak
nusibet/musibet: uğursuz, nalet
incelmek: kibarlama, nazikleşme, özentili konuşma anlamında
göğüslük: sütyen
seki: duvar dibinde yüksekçe oturulabilecek yer, teras
sığışmak : sıkışmak, yer bulmak
5.0
100% (3)