Mütavazi olmalıyız. Çünkü gelip geçiçiyiz ve unutulacağız. Hayat başkalarına muvaffakiyetlerimizi anlatmak için geçirilmeyecek kadar kısadır. -- Carnegie
[Paylaş]
Vatanım, Türkiyem... Sessiz bir savaşın gölgesi altında...
Günümüzde bilgi savaşları olarak da adlandırılan, siberoloji (bilginin hakimiyeti) devri en şaşalı dönemini yaşıyor. Bu güç, bir tek düğmeye dokunarak bir ülkeyi yok edebilecek kadar önemli.
Dış güçler tarafından asırlarca yıkılmak istenen, ama bir şekilde güç yetirilemeyen bu topraklar soluk soluğa savaşların yapıldığı sıcak çarpı..»»
Bu kitap, "Oğul, bizim buralarda üç şeye kına yakılır: Biri kurbanlık koça, Allah'a kurban olsun diye. Biri gelin olup giden kıza; namusuna, şerefine kurban olsun diye. Biri de askere gönderilen evlada, vatana kurban olsun diye." diyen anaların "Kınalıkuzularının" romanıdır.
Bu kitap, vatanın her karış toprağını kutsal bilen, "vatan namusumdur" diyen Kürt'ü Türk'ü, Alevi'si, Sünni'si ile vata..»»
30 kasım 1918'de Mondoros Mütakere (ateşkes) Antlaşması imzalandıktan sonra girilen süreçte, Türkiye'de kişiler ve kuruluşlar, dayandıkları ve bulundukları tarafları açıkça tayin etmişlerdir. Bu belirginleşme sonucunda, bir kısım yazar ve düşünürler, Milli Mücadele'yi (Milliyetçileri / Ulusalcıları) tutarken, diğer bir kısım yazarlar ise, Milli Mücadele aleyhine tavır alarak, işgalci emperyalist..»»
Bu kitap, geçmişinden geleceğine tüm iç ve dış aktörleri ve parametreleri ile Irak'ı bir Türk gibi anlamayı hedeflemektedir. Bu amaçla, bir yandan Irak'a bir bütün olarak diğer yandan Irak'ın kuzeyine ayrı ayrı odaklanarak Türk Dış Politikası'nın devam eden yanlışları ve yanılgıları üzerinde durulmuştur. Son bölümde ülke çıkarlarımız yönünde daha doğru politika ve stratejiler izlenmesi için gere..»»
Şunu hatırdan çıkarmamalıyız ki, bu devlet hepimizin güvencesidir. Bu ülkede asıl verilmesi gereken mücadelenin amacı, devletin yönetiminde milli şuur sahibi ve ehil kadroların söz sahibi olmaları, milletlerarası güçlerin tahakkümünün kırılarak, her şeyin bu milletin çıkarlarına göre yeniden düzenlenmesidir. Devletin de, bu milletin huzu ve refahi için çalışan, ülkede adaleti sağlayan bir organi..»»
Demokrasi içinde, adım adım Sevr'e doğru ilerliyoruz. Her şey demokrasiye uygundur! Diyorlar ki: Demokrasi bu; 'halkın seçtiği siyasî iktidar Millî İradenin temsilcisi olarak istediğini yapabilmelidir!' Nitekim yapıyor da!
Peki, her şeyimizi ortaya koyarak âdeta bir mucize gerçekleştirerek kurduğumuz bu devlet, bugün temellerinden sarsılırken biz ne yapacağız?
Mustafa Kemal Paşa Samsun'a ..»»
"Osmanlı devleti; ancak kuruluşundan yüz elli yıl sonra İstanbul'un fethi ile kendini pekiştirdi. Ve bu tarihten de bir yüzyıldan daha fazla bir zaman (Kıbrıs'ın alınmasına kadar) gücü gittikçe arttı, yüceldi. Osmanlı Devleti büyüklüğünün en yüksek derecesine erişince, yüz elli yıl konumunu korumaya gücü yetti. Ve bundan sonra da XVIII. Yüzyılın ortalarına, yâni Küçük Kaynarca Antlaşmasına kadar..»»
Yıl 1922 aylardan Eylül, günlerden Salı ve takvim yaprağı ayın 5'ini gösteriyor. Bu kutlu günde askerlerimiz Salihliye giriyor. Şimdi, o anda yaşadığı sevinci Balkan göçmeni bir nineden dinleyelim: Ben Üsküptenim. Beş göç gördüm. Ay yıldız nereye giderse, peşinden gittim. Mutlaka onun altında ölmek istiyordum. Balkan Harbinden sonra İstanbuldan çıktım. Anadolunun Kabe toprağı olduğuna inanırdım ..»»
Tarihleri kan ve katliamla yazılmış, girdikleri her yerde belgeli katliamlar yapmış, çıktıkları her yerde toplu mezarlar bırakmış
batı`nın yaptıkları vahşetleri anlatmaktadır.
(Tanıtım Bülteninden)
»»
Amacımız bu topraklar üzerinde yaşayan, dini, ırkı ve mezhebi ne olursa olsun, aynı idealleri paylaşan insanların kardeşçe, barış ve hoşgörü içinde yaşamalarına birazcık da olsa katkıda bulunmaktadır. Ancak Türkiye Cumhuriyeti'nin üniter yapısına ve milli bütünlüğüne yönelik saldırıların artarak bir "kimlik" sorunu haline getirilmeye çalışıldığı günümüzde nedense her olayın tek sorumlusu Türk Mi..»»
Edebiyatdefteri.com, 2024. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
Edebiyat -
Şiirler -
Kitap
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.