Günümüzde Türkiye’de otuz tarikat silsilesinin ve bunlara bağlı dört yüz civarında kolun, sekiz yüz civarında medresenin faaliyette olduğu tahmin ediliyor. Çoğu holdinge dönüşen tarikatlar büyük bir ekonomik sektör oluşturuyor. Hızla gelişen her sektörde olduğu gibi, bu alanda da kayıt dışı ve merdivenaltı ekonomi gelişiyor. Bireyin kurtuluşunun cemaat yoluyla gerçekleşeceğine dair güçlü b..»»
Toz duman kenarlardan, taşradan ve kuytulardan, memleketten yoksulluk halleri. Utananlar, üzülenler, âşıklar, yevmiyeciler, küçük kasabalar, hazin ve uzakta kalan hayatlar.
Devran, inatçı neşesiyle geçip giden zamanın çarpıklığını anlatıyor. Umut umut, cümle cümle… Evvela mahsus selam ediyor doğan güne.
Selahattin Demirtaş, yaralıların, umarsızların, kalbi hızla çarpanların hikâyecisi. Sofra..»»
Doğu Roma İmparatorluğu olarak da bildiğimiz Bizans İmparatorluğu’nun bereketli tarihi bugün hâlâ araştırılmaya muhtaç ve pek çok yanıyla ilgi çekici olmaya devam edecek gibi görünüyor. Dionysios Stathakopoulos’un bu eseri, Bizans İmparatorluğu’nun bir kitaba sığdırılabilmesi güç serüvenini, yalnızca tek bir değişkene indirgemeden, etkileşimli bir kavrayışla, çevresiyle ..»»
“Akşam eve döneceğimiz saate göre rota belirlemek, evden çıkarken şehrin nerelerinden geçeceğimize göre kıyafet seçmek gibi gündelik hayatımıza dair ayrıntılar yanında bir de pek görünür olmayan konular var: ekonomik imkânlarımız dolayısıyla seçme imkânımız varsa, şehrin neresinde oturmak daha güvenli ve rahat? Mahalle hayatı, çocuğu olan bekâr bir kadın için siteye göre..»»
“Ana akım medya tarafından bulandırılmış bir zihin, anlam üzerinde verilen mücadeleye kulaklarını tıkamış olsa bile, felsefe bu noktada çatlaklardan sızarak gerçekliğe bir çağrı görevi görebilir. Örneğin, ‘ölü ele geçirildi’ ile ‘öldürüldü’ arasındaki fark üzerine kafa yormak bile önemli bir kapıyı aralayabilir; yerleşik düşünme alışkanlıklarını yerle bir edebilir. İşte ..»»
Simla, Bar’ın müdavimlerinden biri haline gelmişti. Her seferinde dipteki loş köşeye geçip oturuyordu. Garsonlar sadece günde bir iki kez masaya uğruyor, su bardağını sessizce doldurup geri çekiliyorlardı. Biraz su eşliğinde cebinden çıkardığı birkaç hurma ile yetiniyordu. Müşteriler de ona alışmışlardı. “Hindistan’da aklını yitiren bir asker...” deyip ona acıyor ve onda..»»
Modern dünyanın siyasal yapılanması içinden çıkan bir siyaset biçimi
olarak popülizm, son yıllarda “münferit vaka” olmaktan ziyade global
bir eğilim halini aldı. Bu eğilimin bir krize karşı oluşmuş bir tepki,
bir cevap olduğunu düşündüren olgular var. Bugün karşı karşıya
olduğumuz biçimiyle sağ bir görünüm arz etse de popülizm aynı
zamanda sol söylemden ödünç alınmış vaa..»»
İletişim Yayınları, Murat Belge yönetiminde edebiyat klasikleri yayımlamaya devam ediyor. İletişim Klasikleri dizisinden çıkan kitaplar, edebiyata karşı sorumluluğu okuma zevkiyle buluşturan bir anlayışla hazırlanıyor. Eserler orijinal dillerinden ve tam metin çevirileriyle yayıma hazırlanırken, ana metne eşlik eden ve yetkin isimlerin yazdığı önsöz ve sonsözlere yer ver..»»
22 yaşındayken bir düello sonrasında İspanya’dan kaçmak zorunda kalan genç bir sürgün… İnebahtı Deniz Savaşı’nda cesaretiyle ün salmış, çarpışmada sol elini kaybeden gözü pek bir asker... Cezayirli korsanların eline düşen, beş yıllık esareti boyunca defalarca kaçma girişiminde bulunan bir esir… İspanya’ya döndükten sonra Kral II. Felipe adına çalışan bir istihbarat görev..»»
“Ne yazık ki, Türkiye’de toplumun çoğunluğu, geçmişinde göç ve yerleştirmeyle ilgili acılı anıları olsa da, iskân kurumunun bugünkü dışa kapalı ve yabancı korkusuyla zedelenmiş arkaik anlayışını destekliyor. Oysa, bugünün mağdurları olan yabancıların, mültecilerin, sığınmacıların konumu, ancak ‘insan hakları’ fikrinin yaygın olarak benimsenmesi ve içselleştirilmesiyle iy..»»
“Kötü dediler bana, kötü kötü kötü... İçimde nasıl bir prenses vardı oysa, böyle saçları sırma, gözleri menekşeli, kıpır kıpır kirpikleri kaşlarına değen, danteller işleyen dünyaya, tertemiz sarayı, mutfağında kaynayan hep bir tencere çorba, bahçesinde ayrık otlarından eser yok, şebboylar, şakayıklar, leylaklar, en kötü ihtimalle cam güzelleri, işinde gücünde, kendi hali..»»
Sessizliğe Hayranlık, etnisite, ırk, cinsiyet ve ulus meselelerini çokkatmanlı bir anlatıyla ele alan bir başyapıt.
Sessizliğe Hayranlık’ın sessiz ve isimsiz anlatıcısı, üniversite öğrenimi için geldiği İngiltere’de yerleşip aile kurmasına karşın yıllardır aidiyet sorunu yaşamaktadır. Bu sorunu anavatanı Zanzibar’a dönerek çözmeyi deneyen “sessiz anlatıcı”, anavatanında ..»»
Edebiyatdefteri.com, 2024. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
Edebiyat -
Şiirler -
Kitap
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.