Broy Yayınevi

»»

Cem Bayındır; kendi anılarının yanı sıra çeşitli tanıklıklarla zenginleştirdiği bu anıromanda, öğretmen babasının yaşam öyküsünü anlatıyor. Küçücük bir ilçede –Keban’da– başlayan bir yaşam, okuyucuyu ulusala, ulusaldan evrensele götürüyor. Prof. Dr. Kemal Özmen, kitaba yazdığı Önsöz’de şöyle diyor: André Malraux, tüm kırılganlığı, dahası saçmalığı içinde hayattan vazgeçi..»»

Veli Erdem; Sevgi Şiddetten Kaçarken ve Terli Düş adlı öykü kitaplarıyla çekmişti. Bu kez anlatım gücünü şiirde gösteren Erdem, çocuksu bir dünyadan yetişkinler dünyasına açılıyor. Her kuşaktan okurun düşünce ve duygu dünyasını kuşatarak onu sarsıyor. Oğuz Oğuz, onun öykülerindeki şiirsel dilin, Dünle Gelme Bana’da katlanarak ortaya çıktığını işaret ediyor.       ..»»

 Broy Yayınevi okurlarının daha önce Güz Buluşmaları adlı öykü kitabıyla tanıdığı Nazmi Bayrı, ardından Kırgın Öyküler, Kırık Öyküler, Kırılgan Öyküler adlarını taşıyan bir üçlemeyi oluşturdu. Adil Ersoy ve Mustafa Günay’ın eleştirilerinde “kırılgan yüreklerin çığlığı”, “kasaba bireyinin çıkışsız acıları”, “insan ruhunun kırılganlığı” duygularını ustalıklı işlediği vurgu..»»

Broy Yayınevi okurlarının daha önce Bay Daktilo’dan Mektuplar adlı öykü kitabıyla tanıdığı Aydan Ay, bu kitapta, dergilerde yayımladığı son öykülerini bir araya getiriyor. Arka kapakta kitap için şu değerlendirme yer alıyor: Öykülerinde okuru güncel yaşamın ayrıntıları üzerinde düşündürmeyi amaçlayan yazar, onu düşle gerçek arasında mekik dokuduğu olay örgülerinde yeni..»»

Barış Günersel Rio de Jeneiro izlenimlerini okurlarıyla paylaşıyor: Bir kısmı Cumhuriyet gazetesinde yer alan renkli bir gezinti. Avrupalılar örgütlenme ve ayaklanmalarından korktukları için Afrikalı kölelerin vücutlarını geliştirip güçlendirecek fiziksel çalışma yapmalarını yasaklamış Afikalılar da Capoeira'yı dans olarak geliştirmiş... Aslında müzik eşliğinde yapılıp estetiği olsa da bir dövüş ..»»

"Semtimi severim. Çılgınlar gibi severim, ölürcesine severim. Daha otobüse biner binmez Emirgan hasreti başlar bende. Huzursuzlanırım, keyfim kaçar, yerim kendi kendimi, dönmek isterim, ama yapılacak işlerim vardır. Bu nasıl sevgidir böyle... Çınaraltı kaçacak sanki. Buharlaşıp uçacak sanki... Alışkanlık mı desem, sevgi mi, tutku mu desem: insan ancak yuvasını, sevgilisini böyle özler, böyle sever..»»

Karagöz'le Hacivat'ın Satranç Atışması -Vay, Karagöz'üm, hayrola! Suratından düşen bin parça...Canın sıkkın yine. -Git başımdan Hacı Cavcav, patlatırsam ensene, pişman olursun geldiğine. -Aşk olsun, ben sana keyiflen diye oyun öğretmeye geldim, sen vuruyorsun. -Sana bir oyun ederim, herkes de parmak ısırır: Ama ne oyun!... »»

Ünlü Rus eleştirmeni Belinski'ye göre: "Lermontov, Puşkin'in mirasçısıdır; üstelik de yeni bir dönemin şairidir." Şair, öykücü ve oyun yazarı Mihail Yuryeviç Lermontov (1814 - 1841), yirmi yedi yıllık kısa ömrünü pek çok önemli yapıtla taçlandırmayı bildi. Zamanımızın Bir Kahramanı, Prenses Ligovskaya adlı romanları; Maskeli Balo oyunu; Kafkasya Tutsağı, İblis, Mtsıri, Tacir Kalaşnikov'un Türküsü..»»

Gökçen Göksal, agulamadan konuşmaya başlayan bir şair... Edebiyatımızın kendi şiirini iyi bilen ve dünya şiirine eğilen yeni isimlere hasreti var. Kimsenin yazmadığı şiir yazacaksın, kolay mı? Yolu açık olsun! -Ahmet Necdet- »»

Avrupa yazını ve sanatına en uzun süreyle damgasını vuran romantik İngiliz şairi Byron, daha sağlığında efsane olmuştu. Musset ve Lamartine ona hayrandı. Goethe, adından övgüyle söz ediyordu. Ünü Rusya'ya kadar uzandı. Puşkin ve Lermontov ondan esinlendiler. Berlioz, Schumann, Tclaikovski, Verdi bestelerinin konularını ondan aldı. Delacroix ünlü tablolarından birçoğunda onun şiir ve dramlarından e..»»