Kitap:
Beyaz Diş-Kısaltılmış Metin
Görüş bildiren:
Ümmühan Yıldız
20.2.2024 10:38:52 |
~ 0 puan |
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
DİŞLERİN SAVAŞI
Yaklaşmakta olan insanların gürültüleriyle köpek havlamalarını ilk işiten ve gitgide sönen ateş çemberinin içindeki adamı bırakıp kaçan dişi kurt olmuştu. Oysa sürünün öteki kurtları nicedir inatla kovaladıkları avı kolay kolay bırakıp gitmek istememişlerdi. Dişi kurdu izlemeden önce, gürültülere bir süre daha kulak kesilmişler ve ancak tehlikenin yaklaştığından iyice emin olduktan sonra çekip gitmişlerdi. En önde, sürünün en azmanlarından biri olan gri tüylü dev bir kurt gidiyor, ötekileri dişi kurdu izlemeye zorluyordu. Genç kurtlardan biri kendisini geçmeye kalkıştığı zaman gözdağı verircesine hırlayıp ısırıyordu. Bembeyaz kar tabakası üzerinde ağır aksak ilerleyen dişi kurdu görünce hızını artırdı.
Dişi kurt, gri tüylü sürübaşının yanı sıra koşmaya başlamıştı. Kendine bu yeri, sürübaşının yanını layık görüyordu. Gri tüylü kurt ona hoşgörüyle davranıyor, hırlayıp kızmak şöyle dursun, bir iki adım öne geçecek olsa bile dişleriyle saldırmaya kalkmıyordu. Tam tersine büyük bir yakınlık gösteriyor, dişisine sokulmaya çalışıyordu. Gelgelelim, böyle zamanlarda dişi kurt onu hırıltıyla dişliyor, beriki de bu hoyratlık karşısında ses çıkarmaksızın geri sıçrıyor, utangaç bir aşık gibi sevgilisinin ardı sıra kös kös ilerliyordu. Gri tüylü sürübaşının tek derdi bu kadarcıktı. Oysa dişi kurdun başında bir başka dert daha vardı. Öbür yanında zayıflıktan tiridi çıkmış yaşlı bir kurt ilerliyordu. Yer yer kelleşmiş olan postu, nice çatışmalardan, sayısız savaşlardan arta kalan yara bere izleriyle doluydu. Bir gözü kördü, sağlam gözü solda olduğundan dişi kurdun sağından gidiyordu hep. Fırsat buldukça dişiyi sıkıştırmaya, vücudunu yalamaya, omuzuna ya da boynuna sürtünmeye çalışıyordu. Ne var ki dişi kurt ona da yüz vermiyor, solundaki aşığına yaptığı gibi ihtiyar Tek Göz'e de dişlerini gösterip yana çekilmeye zorluyordu. İkisi birden sıkıştırmaya başladığı zaman da hem sağ hem de sol yanma savurduğu sert diş darbeleriyle onları uzaklaştırıyor; bu arada hızlarına ayak uydurarak sürüden kopmamaya ve bastığı yere dikkat etmeye özen gösteriyordu. Böyle anlarda iki rakip birbirlerine yiyecekmişçesine bakıyor, diş bileyen hırıltılarla birbirlerine gözdağı veriyorlardı. Kıskançlıkları ve dişiye sahip olma hırsıyla birbirlerini paramparça etmeleri işten bile değildi, ne var ki açlık duygusu daha baskın çıkıyordu...✍️🫖☕📚🌼