Tanıtım Yazısı
İstanbul ve Beyoğlu platolarını birbirinden ayıran, Çatalca Yarımadası'nın güneydoğu ucunda Boğaziçin girişinde, denizin kendisine ulaşan akarsu yatağının bir bölümünü istila etmesiyle meydana gelen yapının jeomorfolojik adı olan Arapça Haliç sözcüğü, İstanbul Haliç'in kent açısından taşıdığı öneminden dolayı Osmanlılar döneminden bu yana özel isim haline gelmiş, bir çok semt içine alan bir kent bölgesi adı olmuştur.
Görüldüğü üzere büyük dinler ve milletlerce de, İstanbul ve buna bağlı Haliç, tarihlerinde hep onların ayrılmaz bir parçalarıymış gibi gösterilmiştir. Tarih boyunca İstanbu ve Haliç, coğrafi konum ve tarihi süreç içinde ayrılmaz bir bütün ise; onların üzerine yapılacak her çalışma yaşadığımız bu şehrin bir üst kültür olarak gelişimin göstergesi olacaktır.
Haliç Sempozyumu Kitabında, Haliç'in tarihinde, coğrafyasında ve ekolojisindeki değişimini dünü ve bugünü ile bir film şeridi halinde görmekteyiz.
Farklı medeniyetlerin merkezi olmuş ve tarih boyunca devam etmiş olan bu medeniyetlerin birbirine hiç benzemeyen şehircilik anlayışlarıyla oluşmuş olan içinde yaşadığımız şehir İstanbul'un, son mirasçısı İstanbul'un fethi'nin 550. yılında, Osmanlı mozaiğinin yan yana yaşadığı, sosyal yapıbı, tarihi topografyası, kültürel yaşamını ve mimari eserleriyle, İstanbul'un son beşyüz yıllık macerası Haliç Sempozyumu Kitabında sizlere aktarılmaktadır.
(Arka Kapak)
daha fazla
Yazar: 23 Mayıs 2003
Yayınevi: Kadir Has Üniversitesi Yayınları
ISBN: 799758919016
Sayfa: 621s.
Boyut:
Kapak:
Tarih: 1905
Kağıt Tipi: