Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
ZENGİNLİĞİN SIRI ROMAN Hüseyin TURHAL
Zenginliğin Sırrı: Giriş Yazısı Fakir Şakir. Otuz iki yıllık hayatının, borç ve hayal kırıklığı sarmalının kısa özetiydi bu isim. İstanbul’un acımasız metropolünde, asgari ücretle çalışan Şakir için ...
13. Bölüm

EPİLOG: Özgürlüğün Mimarı Hasat Zamanı

19 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum
EPİLOG: Özgürlüğün Mimarı
Hasat Zamanı
Şakir’in uzak tarlası, artık sadece kuru otlardan ibaret bir toprak parçası değildi. "Şakir’in Gelecek Depoları" adını verdiği, estetik kaygısı gütmeyen, ancak son derece işlevsel ve talep gören modüler depo kompleksi, otoyolun hemen yanı başında yükseliyordu. Bu, Şakir’in vizyoner riskinin ve sarsılmaz sabrının somut kanıtıydı.
Depoların açılış gününde hava güneşliydi. Şakir, kapıdaki sade tabelaya baktı. Dört yıl önce, buzluktan çıkan son yumurtayı yerken okuduğu dergideki lüks yat görüntüsü, artık zihninde bir kıskançlık kaynağı değil, ulaşılmış bir hedef olarak duruyordu.
Yanında, elinde bir bardak çayla Nuri Bey (Arsa Dayı) ve Prof. Dr. Veli Sezen duruyordu.
Nuri Bey, memnuniyetle gülümsedi: "Gördün mü Şakir? Toprak, beklemeyi bilene ihanet etmez. Sen, bir tarlayı sadece arsa olarak değil, bir iş fırsatı olarak gördün. O gün 'Konum, Konum, Konum' demiştim, ama sana asıl sırrı vermeyi unutmuşum: Vizyon, Vizyon, Vizyon."
Bilgeliğin Zirvesi
Şakir, Prof. Sezen’e döndü.
"Hocam, kriptoda kaybettiğim para olmasaydı, bu kadar sabırlı ve mantıklı olabilir miydim bilmiyorum. Bazen en büyük kazançlar, en büyük kayıplardan doğuyormuş."
Prof. Sezen, başını salladı, gözleri parlıyordu.
"Kaybettiğin şey para değildi Şakir; kaybettiğin, hızlı zengin olma hayali idi. Ve o kayıp, sana zenginliğin gerçek sırrını, yani finansal disiplini öğretti."
Profesör, depolama tesisinin hareketliliğini seyrederken Şakir’e felsefi bir soru sordu:
"Peki, zenginliğin sırrı tek bir cümleyle özetlenseydi, ne olurdu?"
Şakir durdu. Aklından 'pasif gelir,' 'çeşitlilik,' 'yüzde on kuralı' geçti. Sonra, atölye arkadaşlarının gözlerindeki umutsuzluğu ve Girişimci Kulübü’ndeki gençlerin öğrenme açlığını hatırladı.
"Hocam," dedi, "Zenginliğin sırrı, parayı değil, zihniyeti yönetmektir. Fakir Şakir'i yaratan, borçları değil; parayı tüketilmesi gereken bir araç olarak görmesiydi. Özgür Şakir'i yaratan ise, parayı geleceği inşa eden bir araç olarak görmesi."
Kapanış Sahnesi
Şakir’in elinde, o ilk iki kitaptan birinin yıpranmış kapaklı, sararmış sayfaları duruyordu: Babil’in En Zengin Adamı.
Dört yıl önce, lambanın cılız ışığında okuduğu o ilk cümle aklına geldi: “Para kazanmanın kuralları, yerçekimi kanunu gibi evrensel ve değişmezdir.”
Şakir, artık sadece bir iş insanı değildi. O, hayatının denklemini değiştiren, borç ve hayal kırıklığı sarmalından, pasif gelir ve bilgi imparatorluğuna ulaşmış bir bilgelik elçisiydi.
Milyarder girişimcinin lüks yatı aklına geldi. Şakir’in şimdi bir yata ihtiyacı yoktu. O, kendi gemisinin dümenindeydi.
Fakir Şakir'den Özgür Şakir'e... Hikaye bitmişti, ama zenginliğin sırrını çözen Şakir için yolculuk yeni başlıyordu.
SON.
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL