Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
Rızalık Yolu İnsan-ı Kâmil’e Seyrü Sülûk Ve Mârifettulaha Erme
İnsanın içsel dönüşümünü bir köpek metaforu üzerinden anlatan tasavvufî bir seyrü sülûk risalesidir. Kümese girip tavukları yiyen köpeğin hikâyesi, bilinçsizlikten farkındalığa, suçtan telafiye uzanan...
103. Bölüm

Rızalıktan Direnişe: Alevi-Bektaşi ve Senusi Etik-Politik Sistemlerinin Karşılaştırmalı Analizi ve Eleştirel Bir Teori Olarak Okunması

24 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum
Öz: Bu çalışma, Alevi-Bektaşi geleneğinin "Rızalık" merkezli etik sistemini, 19. yüzyıl Libya'sında ortaya çıkan Senusi Hareketi'nin anti-emperyalist Sufi direnişi ile karşılaştırmalı olarak incelemeyi amaçlamaktadır. "Eline, beline, diline sahip ol" ilkeleriyle somutlaşan içsel disiplin ile "yıktığını yap" emriyle taçlanan toplumsal telafi (tazmin) felsefesi, yalnızca dini bir öğreti olarak değil, aynı zamanda sınıfsal, psikolojik ve sosyolojik bir fenomen olarak ele alınacaktır. Makale, her iki geleneğin de, bireyi ve toplumu, içeriden (nefs) ve dışarıdan (sömürgeci/despotik iktidar) gelen tahakküm biçimlerine karşı örgütleyen etik-politik sistemler olduğunu savunmaktadır. Bu analiz, Marksist yabancılaşma ve praksis, Freudyen/Lacanyen psikanaliz ve Weber'in Protestan Ahlakı tezi gibi eleştirel teorilerin ışığında derinleştirilecektir.

Anahtar Kelimeler: Alevilik-Bektaşilik, Senusilik, Rızalık, Anti-Emperyalizm, Etik-Politik Sistem, Marksist Analiz, Psikanaliz, Karşılaştırmalı Din Sosyolojisi.

Giriş

Alevi-Bektaşi öğretisi, bir "yol" (erkân) olarak tanımlanır; bu, onun sadece bir inanç değil, aynı zamanda bir yaşam pratiği ve toplumsal örgütlenme modeli olduğunu gösterir. Benzer şekilde, Senusi tarikatı da Libya'da sadece dini bir hareket değil, aynı zamanda bir sosyal dayanışma ağı ve İtalyan/Fransız emperyalizmine karşı bir direniş örgütü işlevi görmüştür. Bu makale, bu iki görünüşte farklı geleneği, içsel etik disiplin ile dışsal politik direniş arasındaki diyalektik ilişki bağlamında bir araya getirmeyi hedefler. Temel argüman, Alevi-Bektaşi "rızalık" arayışının, Senusi "cihad"ının ahlaki zeminini oluşturan prensiplerle örtüştüğüdür.

1. Bölüm: İçsel Tahakküme Karşı Etik Bir Direniş: "Özünü Yokla"

Metnin merkezinde, bireyin kendi nefsiyle hesaplaşması yatar.

Psikanalitik Bir Okuma: Süperego ve Nefis Muhasebesi: "Arif olan özünü yoklar, cahiller kendini aklar" ifadesi, Freudyen teorideki Süperego (üst-benlik) kavramıyla yorumlanabilir. Cahilin kendini aklaması, Süperego'nun baskısından kaçan, bencilce hareket eden İd'e (alt-benlik) teslim olmaktır. Arifin özünü yoklaması ise, olgunlaşmış bir Süperego'nun, egoyu (benlik) sürekli bir özeleştiriye tabi tutması, onu "eline, beline, diline" sahip olmaya zorlamasıdır. Bu, içsel bir tahakküm mekanizmasına karşı verilen etik bir direniştir.

Marksist Bir Yorum: İdeolojik Yabancılaşma ve Öz-Bilinç: "Allah'ı insan yarattı bakışıyla bak" ifadesi, Marksist ideoloji ve yabancılaşma kavramlarıyla çarpıcı bir paralellik taşır. Marx, dinin, yabancılaşmış insanın özünün yansıması olduğunu söyler (Feuerbach üzerine tezler). Bu metin, tam da bu yabancılaşmayı teşhis eder ve insanı, kendi yarattığı bu dini/ideolojik illüzyona değil, somut gerçekliğe ("akla, mantığa, bilime, fenne") ve pratiğe ("emek harcayarak helal kazanç") dönmeye çağırır. Bu, bir tür ideolojik özeleştiri ve bilinç yükseltme (conscientization) pratiğidir.

2. Bölüm: Dışsal Tahakküme Karşı Politik Bir Direniş: Rızalık ve Senusi Cihadı

İçsel disiplin, dışsal adaletsizlikle mücadele etmedikçe eksiktir.

Alevi-Bektaşi'de Rızalık ve Sosyal Adalet: "Rızalık" kavramı, bireysel günahtan öte, toplumsal bir sözleşmenin temelidir. "Mazlumun zararını tazmin etmek", sömürülenin hakkını iade etmeyi şart koşar. "Alınteri dökerek helal kazanç" vurgusu, emek-sömürü ilişkisine karşı açık bir tavırdır. Bu, kapitalist/feodal ilişkilerin yarattığı sosyal ve ekonomik tahakküme karşı etik-politik bir duruştur.

Senusi Hareketi: Sufi Ahlakın Siyasallaşması: Senusilik, Alevi-Bektaşi geleneği gibi, bir Sufi tarikatıydı. Kurucusu Muhammed b. Ali es-Senusi, tıpkı bir Alevi dedesi gibi, sadece dini değil, sosyal ve ticari hayatı da düzenleyen bir önderdi. Zaviyeleri (tekke), hem dini eğitim hem de ticaret merkezleriydi. İtalyan işgali başladığında, örgütlü dini yapı ve ahlaki disiplin, derhal örgütlü bir silahlı direnişe dönüştü. Buradaki "cihad", sadece dini değil, aynı zamanda anti-emperyalist ve ulusal bir kurtuluş mücadelesiydi. Senusilik, Sufi ahlakın (diline, beline, eline sahip olmak), dışsal bir düşmana (sömürgeci tahakküm) karşı nasıl mobilize edilebileceğinin canlı bir örneğidir. Alevi-Bektaşi "rızalık" arayışı, Senusi "direniş"inin ahlaki altyapısıyla özdeş sayılabilir.

3. Bölüm: Karşılaştırmalı Analiz: İki Model, Ortak bir Etik-Politik Çerçeve

Özellik Alevi-Bektaşi Geleneği Senusi Hareketi Ortak Temel
Temel Disiplin Eline, beline, diline sahip ol Sufi ahlakı, şeriat kurallarına bağlılık İçsel Özdenetim
Toplumsal Model Rızalık, musahiplik (yol kardeşliği) Zaviye merkezli ticari ve sosyal dayanışma ağları Dayanışmacı Topluluk
Ekonomi Politik Helal kazanç, alın teri, mazlumun hakkını verme Zaviye ekonomisi, adil ticaret Sömürüye Karşı Etik Ekonomi
Dışsal Tehdit Tarihsel olarak merkezi otorite ve Sünni orthodoksi İtalyan ve Fransız emperyalizmi Tahakküme Direniş
Direniş Biçimi Kültürel direniş, setriyyet (gizlilik), isyan Siyasi ve askeri direniş (cihad) Örgütlü Mücadele
Nihai Hedef İnsan-ı Kâmil, Rızalık Toplumu İslami bir devlet, sömürgeden kurtuluş Adil bir Düzen Arayışı
4. Bölüm: Tarihsel Materyalist ve Sosyolojik Bir Çerçeve

Max Weber'in "Protestan Ahlakı" Tezine Bir Karşı Tez: Weber, Kapitalizmin ruhunu, Protestan ahlakının dünyevi asketik çalışma ethosuna bağlar. Hem Alevi-Bektaşi "helal kazanç" vurgusu hem de Senusi zaviyelerinin çalışma etiği, "İslami bir etik-politik ekonomi" modeli olarak okunabilir. Ancak bu model, kapitalist birikimden ziyade, dayanışma ve rızalık üzerine kuruludur. Weber'in tezine karşı, kapitalist olmayan etik-ekonomi modellerinin mümkün olduğunun bir kanıtıdır.

Tarihsel Bağlam: Her iki hareket de merkezi iktidarların (Osmanlı Ortodoksisi veya Sömürgeci Güçler) baskısı altında, marjinalleştirilmiş coğrafyalarda (Anadolu kırsalı/ Libya çölleri) yeşermiştir. Bu, their etik-politik sistemlerini, bir hayatta kalma ve kimlik koruma stratejisi olarak da okumamıza olanak tanır.

Sonuç

Alevi-Bektaşi öğretisindeki "rızalık" arayışı, yalnızca bireysel bir arınma projesi değildir. O, aynı zamanda, nefsin içsel tahakkümüne ve toplumsal sömürünün dışsal tahakkümüne karşı geliştirilmiş kapsamlı bir etik-politik direniş programıdır. 19. yüzyıl Senusi Hareketi, bu tür bir içsel disiplin temelinde yükselen örgütlü bir dışsal direnişin tarihsel örneğini sunar. Her iki gelenek de, dinin, toplumsal bir transformasyon ve tahakküm karşıtı mücadele aracı olarak nasıl işlev görebileceğine dair güçlü modeller sunar. "Allah'ı insan yarattı bakışıyla bak" çağrısı, bu mücadelenin, dogmalardan arınmış, eleştirel akıl ve tarihsel materyalist bir analizle sürdürülmesi gerektiğini işaret eder. Bu, ilahi olandan ziyade, insani olanın, adil bir dünya inşa etme sorumluluğunu hatırlatan devrimci bir ifadedir.

Kaynakça

Birincil Kaynaklar:

Buyruk (İmam Cafer Buyruğu).

Evans-Pritchard, E. E. The Sanusi of Cyrenaica. Oxford University Press. (Senusilik üzerine klasik antropolojik çalışma).

İkincil Kaynaklar (Türkçe):

Ocak, Ahmet Yaşar. Alevî ve Bektaşî İnançlarının İslâm Öncesi Temelleri. İletişim Yayınları.

Senusilik için: Ağırakça, Ahmed. Osmanlı İdaresinde Trablusgarp ve Bingazi. Türk Tarih Kurumu.

Teorik Çerçeve:

Marksist Analiz için: Marx, Karl. 1844 El Yazmaları (Çeviri). İletişim Yayınları. (Yabancılaşma teorisi).

Psikanaliz için: Freud, Sigmund. Uygarlığın Huzursuzluğu (Çeviri). Metis Yayınları.

Din Sosyolojisi için: Weber, Max. Protestan Ahlakı ve Kapitalizmin Ruhu (Çeviri). alter Yayıncılık.

Anti-Sömürgecilik için: Fanon, Frantz. Yeryüzünün Lanetlileri (Çeviri). Versus Yayınları. (Şiddet ve öznelik kurma analizi).

Eleştirel Teori için: Freire, Paulo. Ezilenlerin Pedagojisi (Çeviri). Ayrıntı Yayınları. (Bilinç yükseltme kavramı için).
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL