VI. Bölüm: Ay'ın Gölge Yüzü
Nova Kolonisi'ndeki keşiflerinin üzerinden sadece 48 saat geçmişti. Abdi'nin zihnine aktarılan Marslı koordinatları, şaşırtıcı bir kesinlikle Ay'ın Güney Kutbu'ndaki Shackleton Krateri'ni işaret ediyordu.
Koloni Konseyi, Gölge Avcıları'nın Dünya yörüngesine yaklaşma tehdidi karşısında derhal harekete geçti. Abdi, Taner ve Dila, bu sefer Dünya Savunma Filosu'nun en gelişmiş gemisi olan Titan-I ile yola çıktılar.
Titan-I, Ay'a yaklaştığında, Dila'nın sesi, geminin köprüsünde yankılandı: "Gölge Avcıları bizi takip ediyor. Beş UFO. Şu anda Jüpiter'in yörüngesinden daha yeni ayrıldılar, ancak hızları inanılmaz. Üç saat içinde bize yetişebilirler."
Taner, geminin dümeninde gergin bir şekilde otuyordu. "Ay'a iniş yaptığımızda savunma kalkanlarını tam güce çıkarın. Bu sefer kaçamayız. Ya kazanacağız, ya da bu anahtarı onlara asla vermeyeceğiz."
Abdi, Kızıl Mühür'e baktı. Şimdi Titan-I'in laboratuvarında titriyordu. "Anahtar, Gölge Avcıları'nın nefret ettiği bir şey olmalı. Eğer Marslılar, onların türünü bile tehdit edebilecek bir şey yarattıysa, bu, tüm evreni değiştirebilir."
Ay'ın kraterlerle dolu, solgun yüzeyine indiler. Shackleton Krateri'nin kenarındaki daimi gölgeler, devasa, donmuş bir katedrali andırıyordu. Abdi, Mühür'den aldığı koordinatları takip ederek, Taner ve Dila ile birlikte kraterin derinliklerine doğru yürüdü.
Sessizlik, Mars'ınkinden daha yoğundu; yüz milyonlarca yıldır bozulmamış bir sessizlik.
Sonunda, Mühür'ün en yüksek titreşime ulaştığı noktaya geldiler. Burada, buzla kaplı kayaların arasında, bir zamanlar varlığı imkansız sayılan bir yapı beliriyordu: Tamamen saydam, altıgen prizmalardan oluşan bir kule. Marslı yapısıydı.
"Bu... burada nasıl bu kadar süre saklı kaldı?" diye fısıldadı Dila.
"Marslılar, gölgeyi kullandı," dedi Abdi, Mühür'ü kaldırarak. "Kraterin daimi gölgesi, kuleyi hem termal hem de radar taramalarından koruyan doğal bir kalkan görevi gördü. Onlar, gökbilimciden çok sanatçılardı."
Abdi, Mühür'ü, kulenin girişindeki altıgen bir yuvaya yerleştirdi.
Anında, kule, Mühür'ün kırmızısıyla parlamaya başladı. Saydam duvarlarının içinden, karmaşık ışık şeritleri yukarı doğru fırladı ve bir anlığına, uzayın derinliklerinde süzülen bir galaksi haritasını kraterin içine yansıttı.
Kulenin içinden, yumuşak bir ses Abdi'nin giysisinin hoparlöründe yankılandı—Marslıların sesi, Dila'nın yardımıyla hızla çevriliyordu:
"Ey Dünya'nın Koruyucuları, Mirasımıza Hoş Geldiniz. Gölge Avcıları, evreni kendi enerjileriyle tüketmek isteyen bir salgındır. Onların aradığı anahtar, bir silah değil, evrenin en eski yasasını temsil eden bir araçtır: Yeniden Doğuş Yasası."
Tam o anda, Taner'in alarm sesi koptu: "Geldiler! Beş UFO, Ay yörüngesine girdi! Bize kilitlendiler!"
Gölge Avcıları, kulenin bulunduğu noktaya, yüzeyde toz fırtınası yaratarak inmeye başladılar.
Marslı sesi devam etti: "Gölge Avcıları'nın teknolojisi, enerji çekimine dayanır. Onları durduracak tek şey, enerjiyi çekmek değil, paylaşmak ve yeniden dağıtmaktır."
Kulenin zemini açıldı ve ortasından, insan boyunda, pürüzsüz, parlayan bir küre yükseldi. Anahtar buydu.
Abdi, Gölge Avcıları'nın zırhlı ayaklarının kraterin zeminine çarptığını duyabiliyordu. "Bu küre ne işe yarıyor, Dila?"
Dila'nın titreyen sesi cevapladı: "Bu, Marslıların ana güç kaynağı. Marslıların tüm enerji bilgilerini depoladığı 'Kozmik Regülatör.' Abdi, eğer bu küreyi Gölge Avcıları'nın gemisine bağlarsak, onların tüm çekim enerjisi döngüsünü tersine çevirebiliriz. Onları güçsüz bırakmak için... kendi enerjimizi kullanmalıyız!"
Gölge Avcıları, kuleye doğru koşmaya başladılar. Taner, elinde lazer tüfeğiyle küreyi korumak için siper aldı. "Fazla yaklaşmayın! Bu sefer sizi Mars'taki gibi şaşırtmayacağım!"
Abdi, Kozmik Regülatör küresini yakaladı. Ağırlıksızdı ve dokunuşta karıncalanma hissi veriyordu. Gölge Avcıları, küreyi ele geçirmek için etraflarını sarmaya başlamışlardı.
"Taner, Dila! Çekilin!" diye bağırdı Abdi. Zihnindeki Marslı bilgeliği ona tek bir şans olduğunu söylüyordu.
Abdi, küreyi havaya fırlattı ve Gölge Avcıları'nın ortasına doğru koştu. Küre, havada asılı kaldı ve sarsıntılı bir şekilde parladı.
Abdi, tüm dikkatini Gölge Avcıları'nın zırhındaki enerji alıcılarına odakladı ve Marslıların bilincinden gelen son komutu yüksek sesle, uzaylı dilinde haykırdı: "Enerji, Bütünün Hürriyetine Hizmet Eder!"
Küreden çıkan yoğun, beyaz bir ışın, doğrudan en yakındaki UFO'lardan birine çarptı.