Hüseyin Hoca ve Yedi Boyutlu Zırh (Roman)
Hüseyin TURHAL
Başarı, bazen en ölümcül lanetiniz olabilir.
Ahmet Çalışkan, parlak zekâsıyla modern dünyanın zirvesine tırmanmış genç bir mühendisti. Ama bu parıltı, en yakın kan bağının, amcası Bahattin'in ruhunda...
4. Bölüm: Yedi Boyutlu Koruma Zırhı Hüseyin Hoca, hemen çalışmalara başladı. Odanın köşesindeki küçük bir dolaptan özel malzemelerini çıkardı. En önemli malzeme, Safran Mürekkebi idi. Hoca’nın inancına göre, safran mürekkebi, yazılan Ayet-i Kerime ve Esma’nın manevi enerjisini en yüksek düzeyde taşıyordu. Muskanın hazırlanması, üç gün sürdü. Hoca, bu süreçte sadece belirli namaz vakitlerinde odadan çıkıyor, geri kalan zamanda tam bir huşu ve konsantrasyonla çalışıyordu. Yazımın belirli Gün ve Saatleri vardı; örneğin, Zühre (Venüs) Saati veya Müşteri (Jüpiter) Saati gibi, manevi enerjinin en yüksek olduğu anlar seçiliyordu. Muskanın içine, sıradan dualar değil, Kur'an-ı Havas ilminde yeri olan, koruma ve reddiye enerjisine sahip ayetler yazıldı: Dualar: Ayet-el Kürsi’nin farklı okuma şekilleri, Felak ve Nas Sureleri, ve Kenz-ül Arş duası. Vefkler: Geometrik desenler şeklinde çizilen, Ahmet’in adının ebced değerine göre hesaplanmış, manevi enerjiyi hapseden kareler. Bu vefkler, büyüyü geri çevirme gücüne sahipti. Tılsımlar: Harfsiz semboller, kuvvetli cinleri kovan ve negatif enerjinin geçişini mühürleyen işaretler. Hoca, bu yazıları tam 7 kat kâğıda yazdı. Her kat, Ahmet’in manevi bedeninin bir boyutunu (fiziksel, eterik, astral, zihinsel, vs.) koruma altına alıyordu. İşte bu yüzden bu muskanın adı Yedi Boyutlu Boylama idi. Muska hazır olunca, Hoca onu katladı ve özel bir işlemden geçirerek deri ile kapladı. "Ahmet," dedi, Hamaili boynuna takarken. "Bu, senin ebedi zırhındır. Deri kaplama onu sudan korur, ama sen yine de banyo yaparken çıkart. Eğer muska açılır veya içine su girerse, manevi gücü bozulur. Üzerinde olduğu sürece, hiçbir Büyü, Sihir, Nazar veya Cin Musallatı sana zarar veremez. Bu, senin arındıktan sonraki kalkanın, senin koruma muskandır." Ahmet, hamaili boynuna taktığı an, sanki aylardır üzerinde taşıdığı tonlarca ağırlık bir anda kalkmış gibi hissetti. Bir anlık baş dönmesinin ardından, derin bir hafifleme ve huzur doldu içine. Tedavi başlamıştı.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.