Kemanın 'parlayan yıldız'ını ücretsiz izleyin

İş Sanat’ın Millî Reasürans’ta düzenlediği Parlayan Yıldızlar serisinin ocak ayındaki konuğu 2014 Donizetti Müzik Ödülleri’nde Yılın 30 Yaş Altı Çıkış Yapan Genç Müzisyeni Ödülü’nü de alan kemancı Hande Küden olacak. Hande Küden, 14 Ocak’taki ücretsiz konser öncesi Radikal’in sorularını cevapladı.

Müziğe nasıl başladınız? Aileniz mi yönlendirdi, yoksa içten gelen bir ilginiz mi vardı?
Müziğe anasınıfı öğretmenimin aileme müzik kulağımın iyi olduğunu söylemesi ile başladım. Sonrasında Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası Çocuk Korosu’nda söylerken izlediğim bir kemancıdan çok etkilenerek aileme keman çalmak istediğimi söyledim. Onlar da beni konservatuvara yönlendirdiler. Türkiye ’de de keşfedilmeyi bekleyen harika yetenekler olduğuna inanıyorum. Yeteneğimin keşfedilmesinin tamamen şans eseri olduğuna inanıyorum. Konservatuvarın giriş sınavından sonra annemin bana piyano çalmamı tavsiye etmesine rağmen kemana olan tutkum sayesinde ısrarla kemanı seçtiğimi hatırlıyorum. Böylece keman çalmak içimde gelen bir tutku olarak başladı.

Müziği profesyonel bir boyuta taşıma arzunuz olduğunu ilk ne zaman fark ettiniz?12 yıl beraber çalıştığımız eski keman hocam Daniya Kaynova’nın potansiyelimi keşfederek sıkı ve disiplinli çalışmalarımız sonucunda çok motive oluyordum dolayısıyla yıllar geçtikçe hedeflerimi de giderek büyütmeye başlattım. Ve liseden itibaren yurtdışında eğitimimi devam ettirmenin hayalini kurdum.

Eğitiminize Çukurova Devlet Konservatuvarı’nda başladınız. Ardından Hanns Eisler Berlin Akademisi’nde devam ettiniz. Bu süreci ve size kattıklarını biraz anlatır mısınız?
Hanns Eisler Berlin Müzik Akademisi küçüklüğümden beri gelecekte okuma hayalini kurduğum tek okuldu. 2 senedir burada hocam Stephan Picard ile farklı dönemlerdeki bestecileri stillerine uygun bir şekilde çalabilmeyi ve daha çok araştırmayı öğrendim. Özellikle de kemanın entonasyonu üzerine birçok alıştırmalar yaptık. Ayrıca bir keman konçertosunu ele alırken sadece keman partisini değil arkadaki tüm orkestra partisindeki detayları bilmenin ne kadar çok önem taşıdığını öğrendim. Yaklaşık 2 seneden beri her anlamda ufkumun açıldığını söyleyebilirim.

İş Sanat’ın Parlayan Yıldızlar serisinde sahne almak size ne hissettiriyor?İş Sanat gibi uzun yıllardan beri tüm dünyadan inanılmaz müzisyenler getirerek harika konserler düzenleyen bir müzik evinde çalma fırsatı yakaladığım için çok mutluyum. Bu serinin de bizim gibi genç müzisyenler için çok önemli olduğunu düşünüyorum. Sorasında gelebilecek tüm fırsatlar için harika bir deneyim olacak.

Konser repertuvarını nasıl oluşturdunuz? Sahnede size kim eşlik edecek, nasıl bir müzikal işbirliği olacağını düşünüyorsunuz?
Repertuvarımı oluştururken yaklaşık 300 yıllık bir besteci tarihini ele aldım. Hem kendi gelişimim için hem de seyirciler için Bach’tan Debussy’e kadar renkli bir program sunmaya çalıştım. Sahnede Berlin Hanns Eisler Akademisinde yaklaşık 2 yıldır çalıştığım inanılmaz bir piyanist olan Thomas Hoppe eşlik edecek. Çok verimli ve keyifli provalar yaptık dolayısıyla birliktelik ve müzikal anlayış olarak birbirimizi tamamlayacağımı düşünüyorum.

Keman konusunda hangi yorumculardan etkilendiniz, öğrenciliğinizin ilk yıllarında idolleriniz kimlerdi, zaman içinde bu sanatçılara bakışınız değişti mi?
En çok örnek aldığım kemancı David Oistrakh’ tır. Her zaman eski kayıtlarını dinler ve ne kadar eşi benzeri bir olmayan bir kemancı olduğunu düşünürüm. Bir hayranlıkla kayıtlarını dinlediğim kişi de ünlü Türk keman sanatçılarımız Ayla Erduran ve Suna Kan’dır. Onlar benim arşivimde birer pırlanta gibiler. Hiç eskimeyen güzellikteki kayıtları ise bambaşka. Suna Kan’ın Ulvi Cemal Erkin Keman Konçertosu’nun üstüne kayıt dinlememişidir.

En son 2014 Donizetti Klasik Müzik Ödülleri’nde Yılın 30 Yaş Altı Çıkış Yapan Genç Müzisyeni seçildiniz. Ödüller sizi motive ediyor mu, neler hissediyorsunuz? Değerli dinleyiciler ve önemli müzisyenler tarafından takdir edildiğimi bilmek beni çok mutlu etti. Her zaman bir sonraki hedef için motivasyona ihtiyacımız var. Bu ödülün beni müthiş bir derecede motive ettiğini söyleyebilirim.

Nasıl bir çalışma temponuz var?
Şu anda öğrenimimi tamamlamaya çalışıyorum. Dolayısıyla dersleri anlamaya çalışırken ki Almanca’nın zorluğu ve yanında getirdiği problemler bazen çok vakit alıyor. Bazı günler günde sadece 1-2 saat çalışabilirken daha az stresimin olduğu zamanlarda 5-6 saat bile çalışabiliyorum.

Müzik dışında ilgi alanlarınız neler, onlara zaman ayırabiliyor musunuz?Boş zamanlarımda spor olarak yüzmeyi tercih ediyorum. Müzisyen olmak zor bir meslek, çok stresli hem de fiziksel olarak yarattığı kas ağrıları var. Özellikle kasları gevşetmesi açısında yüzmenin bir kemancı için en doğru spor olduğunu düşünüyorum. Yüzmenin dışında çeşitli konularda belgesel seyretmekten çok zevk alırım.

Gelecek için nasıl planlarınız var?Gelecekte solist olarak kariyerimi devam ettirmek ve viyolaya olan ilgimi arttırarak güzel bir başlangıç yapmak istiyorum. Ve şu anda çalmakta olduğum Berlin Filarmoni Karajan Akademi’sini başarıyla tamamladıktan sonra burada Konzertmaister olabilmek ise hayalim.

Genç kemancı Hande Köden’e piyanist Thomas Hoppe’nin eşlik edeceği konser, 14 Ocak Çarşamba saat 20.00’de Millî Reasürans’ta ücretsiz olarak izlenebilir.