Zirve dağcılarından bir anlamlı etkinlik daha

Her hafta olduğu gibi bu hafta da Zirve Dağcıları, sabah erkenden henüz gün ağarmadan Hayri’nin kahvede toplandı. Bugün daha heyecanlı ve daha aceleciydik. Çünkü bu hafta uzaklardan bir davete, bir çığlığa, bir talana dur demek için çağrıldık. Hele davet edenler kardeş şubelerimizden Selçuk Zirve olunca elbette koşarak gidecektik.

Turgutlu Zirve olarak bir araba dolusu çevre gönüllüsü yola çıkarak saat 08:30 da Selçuk Gökçealan Köyü’ne ulaştık. Köy meydanı adeta bayram yeri gibi. Aracımızdan iner inmez birçok Zirve dostu ile selamlaştık, kucaklaştık. İzmir, Selçuk, Söke, Kuşadası, Aydın ve Turgutlu Zirve dağcılarının yanı sıra Didim Dağcılık Kulübü de bu doğa katliamına dur demek için oradaydı. Köy meydanındaki kahvelerde çaylar içildi, dostlarla kısa görüşmelerin ardından meydanda toplanıldı. Selçuk Zirve Dağcılık Başkanı Zehra Taşdöven ile kurucu başkanı Özgür Aydoğan etkinlik hakkında kısa açıklamalarda bulundu. Köy muhtarı ve bazı köy sakinleri topraklarında taş ocağı istemediklerini ifade ettiler.

Yaklaşık beş yüz kişilik kalabalık topluca taş ocağı olması planlanan alana yürüdü. Taş ocağı ruhsatı verilen alan üzüm bağlarının ve zeytinliklerin adeta içinde. Diğer tarafında 30-35 yaşındaki çam ormanları ile çevrili bir cennet. Yasalar hiçe sayılarak verilen taş ocağı işletme ruhsatı için konuşmacılar; ihanet belgesi, tarımı ve doğayı yok etme belgesi olarak adlandırdılar. Uzun konuşma ve protestolardan sonra iki ayrı grup halinde yürüyüşe geçildi.

Çok güzel bir havada, güzel bir parkurda, birçok doğa sever dostumuzla anlamlı bir etkinliği köye girdiğimizde 90 yaşındaki bir ninenin gözyaşları ile bizlere hoş geldiniz, bizleri mutlu ettiniz, ayaklarınıza sağlık, şeklindeki sözlerine kayıtsız kalamadık. Elini öptük, fotoğraf çekildik,Tüm dostlarla başka etkinliklerde buluşmak üzere sözleşerek; biraz buruk, biraz mutlu, ama çok umutlu bir halde Turgutlu’ya dönmek için araçlarımıza bindik.Turgutlu Zirve Dağcılık haftaya Gökgedik-Sarılar Ovacık parkurunda yürüyecek.