Babana
Adam olduğunu değil
Tahsil çaganı satma
Altatılmayacak yürek taşıdığını
Bir simitçiye, ayakabı tamircisi ya da boyacısına selam verecek yüceliği kazandığını,

Ülkende 13 yaşında çalışan kız çocuklarının olduğunu, 12 yaşındaki kız çocuklarını kurşunlayıp ağaçlara asılan köylerin olduğunu ,

Okulunu bırakıp ekmek parasına araba tamircisinde çalışan çoçukların senden nasıl da büyükçe düşündüklerini gör!

Babanın sırtından çıktığın yolculukların bir gün biteceğini unutma
Yol aldığını sandığın, aslında henüz hiçbir şey öğrenmediğindir!

Bu derya deniz imkanlarda
Neden insan sevgisini ve emeği öğrenmediğini nin şaşkınlığını ve ahmaklığını sor kendine!

Dört dil biliyorum dediğin; henüz tatlı dil kullanamadığını ve iletişimden haberinin olmadığını biliyor musun? Kendi diline ve ülkene yabancılığından kurtulmanın yollarını bul buluştur, geleceğe taşı be genç delikanlı! Vakit yok ! Babanla savaşacağına düzenle savaşmaya bak ey hazır yiyici delikanlım. Kolay gele…


Not; Bu yazı Kayabaşı köyünde yerini yurdunu satıp çocuğunu okutan bir babanın trajik yakınmalarından etkilenerek yazılmıştır. Hiyayesi uzun olduğundan buraya almadım. Bir çok aileyle eğitim üzerine konuşurken son yıllarda diplomalı işsizlerin trajik öykülerinden düşleyerek yazıldı.