Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
Mirzal
Mirzal

DİLGÜL

Yorum

DİLGÜL

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

643

Okunma

DİLGÜL

DİLGÜL


hayrettin taylan


Yalnızım, bütün aşklar, güzellikler, senden kalanlarla.
-En uzak olan, kendimle en yakın sen arasında birikiyor aşka mecralarım.
Mücrimlerimi deliyor müzminlerim. Gittiğin uzakta hasreti uzamış hayallerim var. Düştüm seninle düşler kurduğumuz kurulu özlemlerin seyrine.
-Son gülüşün, son bir rüyanın ortasında beni ağlatıyordu.
Vurdumduymazlarım duyuyor sağır sultan kaldığım kalakalışlarında.
-Suçüstü yakalanıyorum seni sevdiğim için. Gözlerimden akıyor aşkına pınarlarım.
Bu susuzluğun isimsizliğini yazıyorum aşk yüzünden dalgalanan algılara.
-Benzetmelerin arazımda üşür. Aramızla aranışımız arasında arkaik düşler diz boyu.
Beni aşıyor, ben’den kalanların.
Uyaklarının sesi düşer bağrımdan, sessiz harflerin arasında kalır, algısal devinimlerim.
-Sürülmüş hayallerim hasılatını arar aşk toprağında.Humusların neden heveslerime imgesiz kalışlar sunar.
Islak anlamların ortasında kurur emellerim.Bağrından atar beni dilin ve aşkın bağrışları.Titretir beni durağan hazlar saati.
-Tam uyumuştum sensizliğe rüyanla uyandırıldım. Bilinçaltını temyize çeken özerk umutların sonuna yüklenir yüklemlerin.
-Özne, olarak özünün ününde kalır varsıl düşlerim.

-Sen gidiyorsun diye bütün gitmelerin yolunu asfalt yaptım.Yüreğine dokunmasın benden kalan çakıllar diye taş bağrımda ipeklerini üreten ipekböceğinin sevgisiyle ipekli bir kumaşın adı oluyor her şeyim.
-K’anıyor sen.

Bir tehdidin dirençlerinde eriyor vazgeçilmezlerim.
-Düşüyorsun milimetrik simyalarımda. Peryodik cetveldeki bütün elementlerin simgesi gözlerinden okunurken şimdi yeni bir yalnızlığa kimyevi haller sunamam.


Azgın isteklerin istek kipinde gün yüzü ve aşk ara yüzü görmemiş bulantılarım var.
-Sartre bana sesleniyor Bulantı’ da.
Şimdi anlıyorum; geçen gün deniz kıyısında bir taşı elimde tutarken, ne hissettiğimi daha iyi hatırlıyorum. Tatsız bir bulantı anıydı. Nede tatsız şeydi öyle! Ve taştan geliyordu, bundan eminim taştan ellerime geçiyordu. Evet böyleydi. Tamamıyla böyle. Ellerin içinde bir çeşit bulantı.
Şimdi tadı sen’e uzanan bu bulantının hangi adresi olacağım.
Kaçıncı ayrılığın arasında kurulacak saatim. Beni’ benden geçisin hangi aralığında güncelenecek umutlarım.
-Hiçlikteyim,hiçbir zamanları kıskandırmak için.
Hoşluktayım, hoş gelişleri alevlendirmek için.
Boşluktayım, boşuna geçen sensizliği ağmak için.

-Kendini ağlatan damlaların dibinde ıslatma geleceğimi.
Sihirli sözcüklerin kirvesiyim bu yüzden büyülü sevdalarım hep var.
Yaram mağaramın Kıtmir’ini sevmiyorsun. Sen gideli ben uykuda, benden kalanlar uyanık.
İçimde kendi yakan küllerin arasında güllerin kırmızıları yayarken sen hangi sol yanın solu’canlarına toprak oluyorsun.

Boş hayallerin kentine, boş gezen sevdalıların boş ve hoş sevenlerin kalfası yapma sakın.
-Ben, seni sevmenin ustasıyım.Ustalık belgem yüreğimin duvarına asılı.
Oysa şimdi yalnızlığın yeni çırağıyım.Çerağılar dökülür seherlerime.
Sana gelmenin her sabahında gözlerim nemlenir beli özlemlere.

-Dönüşlerimde bağırır, bahtını yaslandığın iç sesim.İçinde kalmış bir maziye bilenir giyotin hasretim.
- Bakışın sızıyor bir ihtimalin sunağına.Suna, salınışın resmediliyor gözbebeklerimde.
-Uzaklığını ıslatıyor her halim.Üst benliğimde egolarım eğitiliyor.
-Artık uslu bir aşığım sevda eteğinde. Yırtılmış bir geçmişin çekiminde üzme helalimi.
Cemaline şarkılar söylüyor hiç söyleyemediklerim.Gel demeni içerliyor, gel desen de bu algılar sayrında.

-Oynaşık hayıfların keşkeleri ününde amalarımın gözü açılıyor.
Gayrı seni görmesem de olur. Ürkek ceylanların büyürken sol yanımda koşmaya mecalim kalmaz zaten.
Yitirilişlerin can kumaşıyla kapattım gözlerimde kalan seni.Çıplak bir rüya dışında açık bırakmadın sensizliği.

Şimdi biraz kendime gidiyorum seni sormak için.
Sordum:
-Bu gerginliğine sobelendiğin kinci güzel neden seni siliyor aşk tayfasında.
-Sevi alıcısı gibi gezindiği yılların kıymeti hiç mi yok. Uysal
Kalan düşlerine neden atomdan nefretler atar.
-Gülüşüyle peşin ödediği büyülü sevdayı neden ağır bir borç bırakır.
-Büyük aşkların son katilleri arasına neden ilk sıraya seni yazar.
Bu utançların sayfasını kim kapatır dedim.

*Kirli kalmış, kendine çok temiz bir özün öznesi olsam da kapanmazların kapanında kalmak kolay mı ki?
-Şimdi az kullanılmış ; ama çoklarını toplayan bütün umutlarınla gelmelisin Dilgül

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Dilgül Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Dilgül yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
DİLGÜL yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL