Hür olmayı kim istemez ki,
Kuşlar gibi uçmak, dağda bayırda, dolaşmak. Ağaçlara konup kuşlar la sohbet etmek.
Çiçekleri koklayıp, kelebek kovalamak, arılarla dalga geçmek.
Ah dedim, gezmeli dolaşmalı. Güzel yerlerden geçmeli sahillerdeki şehirleri görmeli,
Ve üzülmeli.
Çünkü evler yapmışlar,o güzelim dağlar taş yığına teslim olmuş.
Bozulmuş dağlar çünkü kesilmiş her türlü ağaçlar ve çamlar.
Bir zamanlar denizle kucaklaşan dağlar şimdi, birer taş yığını ve içinde insanlar.
Nasılda kirletiyor hem doğayı hem de Deniz’i.
Ah ederek baktım yollara ve gördüm yeşilin en güzelini aralarında gelincikler kızarmış yeni gelinler gibi papatyalar taç yapmış sarı beyaz doğanın güzelleri.
Yeşillikler içinde kıvrılıp giden yollar. Öyle güzeldi ki.
Bir yanın dağ bir yanın sesiz sakin mavi deniz güneşin ışıklarında nasılda parlıyor elmaslar gibi. Ya koyları sanki saklı cennet,
Ah rabbim bu güzelliklerin kullarına ikramın değil’mi.
Birde bozmasalar kirletmeseler, genç kız misali. Ama bak tarumar oluyor.
Kimi oteller kimi yazlıklar doldurmuş sahilleri.
Geldi işte yaz dolacak sahiller ve deniz.

Ha birde sıcak su kaynakları var ya? Şifa dolu işte onlar içinde apartlar yapılıyor Oteller ve öyle büyük yerleşim yerleri ki nasıl bozulmaz doğa
Kim bilir belki güzel olur insanlara şifa diye
Neyse nasip ne olur bilinmez dileyelim doğayı bozmadan güzelliğe güzellik olur
Ah nerelere daldım güya özgürlüktü andığım
Uçmaktı uçup uzaklara bakmaktı hayalim.Ve nelerdi gördüklerim
Hüzünlendi yüreğim.