1 temmuz 2011’de 6 aylık sonra Türkiye’ye döndüm. Sosyal çevrem olmadığı için insanları tanımak, hareketlerine dikkat etmek ve kolay ve araştırma yapabilmemi sağlamıştır.

Velhasıl 2011 yazından itibaret dikkat ediyorum. Sıcağın da etkisiyle bayanların giyim tarzı daha açık-seçikti. Yaz dolayısiyle normaldir, yadırgamıyorum.
Fakat mevsim sonbahar, kış derken nedense bir "modern-müslümanlık" çöktü mini etekli ablalara ve kardeşlere. Öyleki kış boyunca çizmeli, makyajlı, marjinal, evden her dışarı çıkışında defileye çıkar gibi evden çıkılması, olması gerektiğinden ziyade içinin, imkanlar el verdiğince dışa vurduğunu gösteren bayanlarla doldu. Efendi olanlara saygım sonsuz, Allah görüyor zaten. Lakin hava soğuk olmasından dolayı saçı-başıyla uğraşmak istemeyip başını kapatanları Üsküdar sahilinde sevişirken veya Kadıköy’de erkeklere laf atarken görmek kanıma dokundu.

Bir kadın ne için kapanır? Yüksek topuklu ve dar pantolon giymek, normal makyaj yapandan çok makyaj yapmak ilgi çekmek için mi yoksa dini vecibeleri egolara uyarlamak mı anlamış değilim.

Şimdilerde havalar ısınıyor ’çiçekler’ yavaş yavaş ’açmaya’ başladı. Bakalım gelecek kış podyumun tozunu atmaya kaç anasının kızı çıkacak.

Samet Çepni
135321042012