Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
sami biberoğulları
sami biberoğulları

Gayet NET muhabbetler -6-

Yorum

Gayet NET muhabbetler -6-

13

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1167

Okunma

Gayet NET muhabbetler -6-

Gayet NET muhabbetler -6-



Akşam yedi gibi eve geldim. Benim evlatlardan büyüğü bir sitedeki vatandaşların can, mal, ırz ve namuslarını her türlü iç ve dış mihrakların saldırılarından korumak üzere dış kapıda ağaç olmak üzere hazırlanırken diğeri de Türkiye’nin en önemli göz hastanelerinden biri olan Üsküdar Dünya Göz Hastanesi önünde milletin g.tünü…pardon gözünü korumak için kapıda dikilmek üzere hazırlanıyordu. Büyük sıpa direkt konuya girdi?

-Eeee baba cici anne ne zaman geliyor bakalım?

Öteki durur mu? O da lafı soktu hemen.

-Eee baba…Anlat bakalım benim kaynanaya yatay geçiş mi yaptın, yoksa dikey geçiş mi?
-Si.tirin gidin lan başımdan kavatlar. İnsan babayla dalga geçer mi?
-Ne dalgası ya…Sevincin sevincimiz, üzüntün üzüntümüzdür.
-Sen aradan çık ki sıra bize gelsin. Yoksa kız kurusu…Yani pardon , erkek kurusu olup kalacağız. Senin yüzünden ne hakimler, ne avukatlar, ne mühendisler istedi de varamadık.
-Hastirin lan eşek sıpaları. Yürüyün bakalım…Toz olun. Görev sizi bekliyor. Haydi öptüm ikinizi de.

Benim aslanları gönderdikten sonra yine Bilgisayar başına konuşlandım. Msn yi açmamla birlikte taarruz başladı tabii ki? Hem Mualla hem de Nuray…İkisi de nette.

MUALLA- Ah Sami Beycim. Ne kadar müteessirim bilemezsiniz. Fena halde rahatsız oldum bu gün. Akşama kadar tuvaletten çıkmadım.
NURAY-Hocam nasılsın . Bu günden memnun kaldın mı?
BEN- Offf offf offf çok üzüldüm.
NURAY- Aşk olsun hocam. Ben seni üzecek ne yaptım ki?

Yav ben bu internet ortamında birden fazla kişiyle konuşma yapmamalıyım ama şimdi mecburum ve de hatlar karıştı yine..Muallaya yazayım derken Nuray’a yazmışım…Ayıkla pirincin taşını…Eeee yalandan kim ölmüş. Salladım gayrı
BEN- Özür dilerim Nuraycım. Bir öğrencime yazdıydım yanlışlıkla sana gelmiş.
MUALLA- Pardon anlamadım? Nuray da kim?
BEN- Ah hanımefendi. Adeta öğrenci saldırısına uğradım. Bir öğrencime yazdıydım. Yanlışlıkla size yollamışım.
NURAY-Aloooo sustun. Cevap versene.
BEN- Ya bu gün çok güzel bir gün geçirdim. Yarın buluşalım mı? Kadıköy’de Simit Sarayında ha?
MUALLA- Bensiz güzel bir gün ha? Ama yine de ne kadar iyi olur Sami Beycim. İyi olursam saat on iki gibi buluşuruz. Ok?

Anaaa…Ya mesajı yine yanlış yere yolladım.

NURAY-Anladım sen beni hiç sevmiyorsun. Cevap bile vermiyorsun yazdıklarıma.
BEN- Tamam hanımefendi. Yarın Kadıköy Simit Sarayında saat on ikide de ( Güya Mualla’ya yazıyorum )
NURAY- Ay çok teşekkür ederim hocam. Yarın saat on ikide mutlaka simit sarayında olacağım.

İyice çuvalladık. ‘’Yiğitliğin onda dokuzu kaçmak. Biri de hiç görünmemek ‘’ demişler. En iyisi sıvışmak. Hemen acilen bilgisayarı kapattım. Lakin bu sefer de telefon çaldı. Önce Nuray:

-Hocam çok teşekkür ederim nazik davetin için. Lakin niçin netten ayrıldın?
-Ya elektrikler kesildi kusura bakma.

Sonra da Alev’in telefonundan Mualla

-Beyefendicim. Ayrıldınız netten. Umarım bir sıkıntı yoktur.
-Sormayın hanımefendicim. Sanırım sizdeki amel bana sirayet etti. Feci halde bağırsaklarım buruluyor.
-Ay telefonla da mı sirayet ediyor?
-Ah ah..sormayın. Her şeyi böyle birbirine karıştırınca maalesef her şeyle sirayet eder bu illet.
-Anlamadım neyi karıştırdınız?
-Abur cubur efendim. Abur cubur…Ayıptır söylemesi bu gün balık yemiştim .Sanırım bayattı. Midem alt üst vaziyette şu anda. ( Valla o balık ahrette benden hesap sorsa yeridir. Öyle lezzetli ve de tazeydi ki )
-Ay çok üzüldüm. Kırk yılda bir şöyle baş başa, her gün saat on iki gibi kahvaltımı yaptığım simit sarayında buluşalım dediydim ama nasip değilmiş. Neyse ben öptüm sizi.
-Ah efendim ben de zatı-ı âlinizin gonca femine bir buse-i naif kondurdum.
-Anlamadım.. İyi bir şey mi bu?
-Çok iyidir efendim. Özellikle amele bire bir.

Bu hatunlardan biri beni fena halde öpecekti ama hangisi. ‘’Her gün, hem de saat on ikide kahvaltı yapacak başka bir yer bulamadın mı be mübarek. Evinde zıkkımlansana ne zıkkımlanacaksan. Nuray’a randevu verdik saat 12 de ne halt edeceğim şimdi?’’

Hemen Nuray’ı aradım. Randevu yerini değiştireceğim . Lakin telefonu kapalı. Cafer def-i hacet eyledi bez getir. Netten ulaşayım dedim. Nette de yok. Haydi buyurun cenaze namazına.

Ertesi gün saat on bire kadar Nuray’a ulaşmaya çalıştım ama ne telefon ne de internet hiç biriyle ulaşmam mümkün olmadı. Mecburen ‘’Oldu olacak, kırılsın nacak’’ deyip Kadıköy’e indim. Simit Sarayı’nın önünde beklemeye başladım. Nuray gelirse onu başka yere götüreceğim.

Saat tam on ikide telefonum çaldı. Arayan Nuray.

-Hocam nerelerdesin yahu yarım saattir seni bekliyorum.
-Nerede bekliyorsun?
-Simit Sarayının içindeyim ben. Sen neredesin?
-Ben de dışında bekliyorum seni.
-E o zaman gir içeri. Boşuna bekleme.

Tam içeri girerken Anjelina Joly’nin Türkiye temsilcisi bir bayanla çarpıştım. Aman Allah’ım Mualla bu…Kalıbımı basarım Mualla. Yanında ise altmış beş- yetmiş yaşlarında bir virane var. O da hatun kişi…Daha doğrusu ‘’hatun kişi niyetine’’ bir hatun kişi
-Çüüüşşş Lan öküz…Önüne baksana.

Yok ama olamaz…Benim asıl ve aristokrat Mualla’m böyle konuşmaz. Bu kadın Mualla olsa ‘’ beyefendicim lütfen biraz daha dikkatli olur musunuz? der’’

İşin kötü tarafı Nuray da gördü olayı ve de kollarını sıvayarak geliyor ki eyvah eyvah. Hemen olaya müdahale etti Nuray.
-Bana bak yelloz. Haddini bil. Yolarım seni burada… Kuru yolma tavuktan beter olursun.
-Caaarrrt kaba kağıt. Sen kimi yoluyorsun bakalım?

Valla ne yalan söyleyeyim iki kadının şöyle saç saça, baş başa kavgası kadar hayatımda bana keyif veren başka hiç bir şey yoktur lakin kavgacılar benden olmamak şartıyla. Biri müstakbel eşim. Öteki eski aşkım birbirine girecek. Neyse ki garsonlar araya girip ortamı yatıştırdılar. Biz de -ben sigara içtiğim için- dışarı çıktık. Orada oturduk masaya. Çay içtik sadece. Gelmişten geçmişten konuşuyoruz Nuray ile. Nuray her zamanki Nuray tabii ki…Ve de her zamanki beylik sorusu. Okuldayken de sorardı. Sadece bana değil. Herkese… İşte o soruyu sordu yine:

-Bu gün nasılım?
-Maşallah Arnold Şıvarzeneger gibisin. Kadını çarpanlarına ayıracaktın az daha.
-Yav sorma…Şıllığa bak…Bak kaşıntısı bitmemiş anlaşılan. Bu tarafa geliyor.

Gerçekten de Mualla az sonra bizim masaya yaklaştı?

-Yakışıklı…Ateşin var mı?

Soran bizim Anjelina…Sanki demin bana ‘’Öküz ‘’ diyen o değil.

-Var ki hem de nasıl. Fena halde ateşim var hem de?

Çakmağı çakıp çırayı yandırdım. Yani efendim Mualla’nın sigarasını yaktım. Yakmasına yaktım ya ellerim tir tir titriyor. Allahtan kestirmişim bıyığı ve gözlerimde o siyah gözlük var. Mualla beni tanımadı.

-Mersi canım.

Mualla yanımızdan ayrılırken fena halde bozulmuş olan Nuray bana bir peçete uzattı.

-Hocam al şunu da ağzının sularını sil. Ah siz erkekler yok musunuz. Yanınızda bir bayan varken bile başka kadınlara bakmaktan kendinizi alıkoyamazsınız hiç.

‘’Ama o başka kadın değil ki Mualla’’ demedim tabii ki Nuray’a. O kadar da salak değilim yani. Gerçi Mualla’da bir gariplik vardı ama olsun. Mualla Mualladır.

Mualla, yanındaki viraneyle birlikte gitti bir masaya oturdu ve cep telefonunu çıkararak çaldırdı. Aynı anda benim telefonda da bilmediğim bir numara gördüm. Aradığı bendim maalesef. Açmasam Nuray gıcık kapacak, Açsam karı tam arkamda. Cep telefonu denilen o namussuzu ne diye kapatmadım ki. Al başına belayı. Aaaahh ahhh bu tecrübesizliğin gözü kör olsun.

-Ah beyefendicim. Bu gün başıma neler geldi bir bilseniz. Çok kaba bir adam beni fena halde rencide etti. Bir de yanında kadın var ki sormayın. Şu anda da tam karşımda duruyor. Ne kadar rahatsızım anlatamam.
-Ah hanımefendicim. Aldırmayın siz onlara. Ben sizi çok çok öpüyorum. Müsait bir zamanda geleceğim inşallah yanınıza.

O da beni öptü ve telefonu kapattık. Allahtan ona sırtım dönüktü. Yoksa iş sakattı. Lakin bu sefer de Nuray çok fena bakmaya başladı.

-Kimdi o?
-Ya bizim okulun müdiresi… Kadına ‘’Hastayım , bu gün okula gelemeyeceğim ‘’ demiştim. O da ‘’ille gel, bu gün müfettişler gelecek ‘’ diyor…Ben de ‘’ Onlara aldırma dedim’’
-İyi de sen hep böyle öper misin müdireni?
-Valla mâbadım sıkışınca mecbur. Olur olmaz her şeyi öpüyorum böyle.
-Anlamadım.
-Aman her şeyi de anlama ya…
-Kalkalım mı. Sıkıldım buradan. Şu yelloz da fena bakıyor zaten. Biraz daha kalırsak karıya girecem resmen.

Canıma minnetti. Kalktık ve sahilde bir balık restorana oturduk. Az sonra yanımıza bir Çingene gacısı yaklaştı.
-Abe ağabeycim alasın yengeme şuradan bir çiçek. Sevindiresin ablacımı.
-A be o yenge değildir. Arkadaşımdır. Ama alayım bir gül.

Bir gül alıp Nuray’a uzattım. Aaa o da ne. Resmen gözleri yaşardı?
-Hocam biliyor musun hayatımda ilk kez bir erkek bana bir çiçek veriyor?
-Sevgili Nuray biliyor musun ben de hayatıma ilk defa bir kadına bir çiçek veriyorum.

Allah’ım affetsin. İki gündür sayısız yalan söylemiştim. Ama bu söylediğim tamamen gerçekti. Evet…Hayatımda ilk defa bir kadına bir çiçek veriyordum. Yıllar öce buketiyle, demetiyle verdiğim çiçekleri reddeden, şimdi ise bir tek gül için gözyaşları döken bir kadına…Ondan sonra hayatımın yirmi beş yılını paylaştığım eşime bile bir çiçek almamıştım. Ya çiçekler bana küsmüştü ya da ben çiçeklere…Kim bilir?

Sahil lokantasında son olarak köfte yedikten sonra bir daha kim bilir ne zaman, nerede, hangi şartlar içinde buluşmak üzere son kez kucaklaştık. Dostça, arkadaşça, abi ve kardeş olarak ve hayat denen bu yolda her birimiz, bizim için belirlenen yaşamı yaşamak üzere birbirimize ‘’ Hoşça kal ‘’ dedik.

Daha bitmedi. Sakın bir yere ayrılmayın.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Gayet net muhabbetler -6- Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Gayet net muhabbetler -6- yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Gayet NET muhabbetler -6- yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
inci*
inci*, @inci-
21.2.2012 14:03:55
Sami Öğretmenim, çok güzel dersler bunlar...elleriniz dert görmesin çok güldürdünüz beni...
yaban gülü(gurbetbaci)
yaban gülü(gurbetbaci), @yabangulu-gurbetbaci-
21.2.2012 00:35:51
pes vallaha hocam playboysmu yosam toysmu oldunuz ayol.Bu nedir yavv? kivira kivira birgün biry erinizden cat diye kirilacaksiniz anacim.Kaderin isimidir? yoksa sizin hyatinizin gidisimi? Allahim sabir versin size vede evdekilere:)) onlarda az degiller haaa.maydanoz gibi biti veriyorlar her yerde.Az önce agliyodum simdide gülüyom vallaha.Siz cok yasayin emi..saygilar selmalar ay pardon selamlar.Gördünüz degilmi selma sizi andi.kim yahu bu selma?;))
SE
SEVİLAY DİLBER., @sevilaydilber-
20.2.2012 19:20:33
vallahi hocam..
hızır gibisiniz..
kafamın içinde pireler dans ederken ne iyi geldi..
öykünüz..
allah mustakınızı versin..
hürmetlerimle..
glenay
glenay, @glenay
20.2.2012 16:56:14
10 puan verdi
Çok hoş bir anlatımdı yine, gülümseyerek okudum, Mualla'nın gerçek yüzünü de gördünüz
böylece.. Devamını bekliyorum tabii ki..

tebrikler,

selâm ve saygılar..
AYSE 09
AYSE 09, @ayse09
20.2.2012 11:55:19
evet iyi kıvırıp idare ettiniz bakalım yarın neler olacak
saygılarımla takipteyiz
Seher_Yeli S.ZerrinAktaş
Seher_Yeli S.ZerrinAktaş, @seher-yelis-zerrinaktas
20.2.2012 11:51:33
10 puan verdi
Offffffffff hocam birebir netteki, simitçideki heyecanı yaşattınız bizede. İşin içinden ustalıkla çıktınız yine. Lakin unutmayın çekirke bir iki üç söylemiyeyim :))))

Nuray' a gelince her ikiniz içinde hayırlısı neyse o oldu bence. Çok güzeldi yine. Saygılarımla...
siyahgecem
siyahgecem, @siyahgecem
20.2.2012 11:10:01
10 puan verdi
selam arkadaşım mevlam sağlıklı uzun ömürler versin arkadaşım her yazını hayranlıkla ve gözlerimden yaş gelinceye kadar gülerek okuyorum bilgisayarda o yanlıklıkları hepimiz yapıyoruz :))) ve dediğin gibi de bir cevabı var eıbette ama her seferindede kendi kendime gülerim berecemediğin işin başına ne geçersin be kadın derim:)))hep yalnızlığın verdiği çaresizlik ama bir taraftanda özgürlüğümüzden ödünde vermiyoruz yani anlayacağım hem kel hemde hodul derlerya işt eyle :)hem yalnızlıktan şikayet hemde özgürlükten feragat yok analayacığın zevkle okudum yine yazını arkadaşım yüreğin var olsun sevgiyle ve sağlıkla kal olurmu
canandemirel
canandemirel, @canandemirel
20.2.2012 10:58:09
Vay dedim hocam...Sustum kaldım...Ama güldürdünüz ya...
Esen kalın...
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA, @erayozgorsarikaya
20.2.2012 10:22:02
acemiyim diyorsun ama hocam bayağı ustasın don juan gibisin aynı mekanda iki hanımla birden iyi idare ettin ya nurayı öyle bir anlattın ki bu hanım türkiye *oks şampiyonumu bu kadar kavgacı mı vay be ama bence mualla 65 lik hatun kişiye el fatiha okunacak kadın hadi hayırlısı siz nuraydan bir an önce kurtulmaya çalışıyorsunuz anjelinayla buluşacaksınız diye ama sanmıyorum
nurayla vedalaşmanız güzeldi evet olması gerekende oydu herkez hayatına geridönüyordu
tebrikler hocam yüreğiniz var olsun
sevgiler selamlar
Hasan Özaydın
Hasan Özaydın, @hasanozayd305n
20.2.2012 10:09:55
Hocam;yine bugünki dersimiz çabuk bitti yarın çapkınlığın,çırpınışları mı okuyacağız pardon dinleyeceğiz.
Tebrik ederim saygılarımla.
tacettin yıldırım
tacettin yıldırım, @tacettinyildirim
20.2.2012 09:25:30
hocam arı gibisin konduğun çiçeklerin haddi hesabı yok....allah sonunu hayıra getire...ben bu seriye bayılıyorum saygılar
a.farukfidan
a.farukfidan, @a-farukfidan
20.2.2012 07:47:45
Yav hocam maşallahınız var haa okadar çapkınlk beklemiyorduk sizden ama masallah kaleminizde yüreğiniz kadar temiz
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL