Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
Fuat Türker
Fuat Türker

Şeytanın"Kafayı Dağıt" Telkini

Yorum

Şeytanın"Kafayı Dağıt" Telkini

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

783

Okunma

Şeytanın

Şeytanın"Kafayı Dağıt" Telkini

İnsanın yorgunluk, bitkinlik, sinirlilik ve kafa karışıklığı hissetmesi şeytanın kurduğu tuzaklardan biri. Şeytanın bundan amacı insana Allah’ı, ölümü ve ahireti unutturmaya çalışmak. Birçok insan kendisini toparlamak, mücadele etmek yerine şeytanın tuzağına yakalanır. İsterse bir anda iman neşesi ile dolabileceği halde kendisini bitkin ve yorgun olduğuna inandırır.

Bundan sonraki aşama, sorunlarına çözüm olacağını zannettiği ’kafasını dağıtmak’ için ne yapması gerektiği. Ya insanlardan ve nesnelerden uzak kalmak; ya da bir süre başka şeylere yoğunlaşmak, en sevdiği ya da hiç yapmadığı şeyleri yapmak kafa dağıtmanın kişiden kişiye tercih edilebilecek yollarından bazıları.

Kişi bunların hepsini, kendince daha olumlu olmak adına, unutmak, düşünmemek ya da yeniden başlayabilmek için yaptığını iddia eder. Psikolojisi için zaman zaman çok gerekli bir eylem olduğunu ve kafasını dağıtmadığı takdirde depresyona gireceğini düşünür.

Kimi insan yalnızca vakit ’öldürme’ye yönelik, din ahlakından uzak, insana birşey kazandırmayan kitaplara yönelir. Kur’an’ın ilk buyruğu "Oku’"dur; Allah, inanan insandan göklerdeki, yerdeki ve kendi bedenindeki delillerini incelemesini ister. Varlık delillerini gösterir ve üzerlerinde derin düşünmesi konusunda uyarır. Ancak değerli zamanını kendisine bilgi yönünden hiçbir şey katmayacak kitapları okuyarak geçiren kişi, uyarıları anlamaz ve düşünmez. Zaten bu tür kitapları seçmesindeki neden de "herşeyi unutmak" ve "düşünmemek" değil midir?..

Kimi insan da ’kafa dağıtma’ amacıyla eğlence mekanlarını tercih eder. Bu gibi yerlerde hiçbir şey düşünmeden, boş bir zihinle vakit geçirir. Kimsenin, yanındakinin ne söylediğini işitemediği gürültülü bir müzik sesi, göz gözü görmeyen dumanlı hava ve yüksek sesli konuşmalar; tümü bir araya geldiğinde, insanın dikkatini toparlayamayacağı ve düşünemeyeceği ortam hazırdır.

Kuşkusuz insanların neşelenmeleri, eğlenmeleri, sevdikleri dostlarıyla birlikte olmaları birer güzellik. Ancak söz konusu mekanlar, Allah’ın zikredilmediği ve şeytanın planlarını uygulaması için en uygun ortamlardır. Kişi zaten, bu mekana, "kafasını boşaltmak için" gelmiştir ve önceleri aklı başında görünürken bir süre sonra abartılı davranışlar sergilemeye başlar. "Kafasını dağıtma" amacına ulaşabilmek için, ortamdaki her türlü çirkin ve aşırı davranış onun aracı olur. Sonunda kafası boşaldığında ise şeytan amacına ulaşmıştır; o boş kafayı "kiralar" ve yeni mekanına yerleşir.

Bu, şeytanın etkisiyle meydana gelen bir tür büyüdür. Şeytanlar doğrudan insanların beyinlerini hedef alırlar. Sayıca çok fazla olduklarından, insanların beynine girme konusunda sorun yaşamazlar. Bu şeytani hipnoz süresince insanın dikkati dağınıktır, unutur ve konsantrasyon eksikliği çeker. Yusuf Suresi, 42. ayette söz edildiği gibi şeytan ona unutturmuştur.

Şeytanın insan beyninde meydana getirdiği hipnoza karşı en iyi çözümlerden biri de telkindir. Şeytan da emirlerini telkinle verir. “Unut” der ve unutturur. Allah birçok ayette “dikkat edin” buyurur. Şeytan ise insanın dikkatini dağıtmaya çalışır; Allah’ın emrettiğinin tam aksini yapar. Allah müminde feraset ve basiret ister. Şeytan ise Rabb’inin mümine verdiği feraset ve basireti ortadan kaldırma çabası içindedir.

İnsan tembellik ettiği ve "kafasını dağıtacak" uğraşlara yöneldiğinde, zaten dikkati dağılmaya müsait olduğundan şeytanın işi kolaylaşır. İnsanın zayıf yönünü bulur ve kişiyi adeta "dağıtır." Sonunda bu insan şeytana teslim olur; karamsar, melankolik ruh hali bedenini de ele geçirir.

İnanan insanlar imanın nuruyla bu şeytani hipnozdan Allah’a sığınarak, dua ederek, O’na tevekkül ederek ve kararlı bir iradeyle çıkabilirler. Şeytanın telkinlerinden kurtulmak için çözüm, insanın “dikkat” etmesi, zihninin çalışmasıdır.

Sonuç olarak; kafasını "dağıtmak" yerine aklını kullanan insanın ufku açıktır. Sohbeti ve davranışları samimi ve yerindedir; sözleri hikmetli ve isabetlidir. Kuşkusuz tüm bu özellikler, Allah’ın, Kendisine yakın olmayı amaçlayan kullarına lütfunun ve rahmetinin tecellileridir.


Fuat Türker

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Şeytanın"kafayı dağıt" telkini Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Şeytanın"kafayı dağıt" telkini yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Şeytanın"Kafayı Dağıt" Telkini yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Engin Tatlıtürk
Engin Tatlıtürk, @engintatliturk
4.2.2012 09:26:30
Güzel' doğruyu yazan kaleminiz susmasın.
Tespitlerinizi güzel kaleme almışsınız. Katılmamak da imkansız.

Kutladım.
Selamlar.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL