Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
DİLEK YILDIZI
DİLEK YILDIZI

RAPOR XIX

Yorum

RAPOR XIX

3

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

635

Okunma

RAPOR XIX

RAPOR XIX

" Sakin olun... Kaçırılma ihbarını siz mi verdiniz ? "
"Eeeee vee vett."
"Kim kaçırdı ? Görebildiniz mi ? Eşgal verbilirmisiniz ?" derken Kenan kapı aralığından gözlerini içeri dikmişti. Çaresiz kadın titrek sesle Kenan’ a cevap vermek için ağzını araladı.

" hayır tam olarak göremedim " diyen ürkek kadın bunları söylerken sesi titriyordu. Kenan’la Eray kendiliğinden verilen bir davet gibi evden içeri girmişlerdi. Salona girdiklerinde Kenan’ ın ilk işi gözüne ilişen ilk koltuğu kadına oturması için göstermek oldu. Amacı kadının korkusunun geçmesini sağlayıp daha sağlıklı bilgi almaktı. Göz ucuyla mutfak kapısından salona vuran ışığı görmesiyle mutfağın yerini keşfetmişti. Yardımcısı Eray’ a döndü.


" Şuradan bir bardak su getir hanım efendiye " diye Eray’ a mutfağı başıyla işaret ederek gösterdi.Saçları dağılmış, gözleri korku ve hüzünle dolmuş kadına tekrar dönmüştü.Sağ eliyle çenesini ovuştururken, kadının biraz daha sakinleşmesini bekledi.Kadının elleri korkudan hala titriyordu. O sırada Eray mutfaktaki musluktan doldurduğu uzun su dolu bardağı kadına doğru uzattı.


" Buyurun hanım efendi. Sakin olun tamam.Güvendesiniz endişelenmeyin ." diyerek kadını sakinleştirecek sözler söyleyen Eray, yıllar önce bunu komseri Kenan’ dan öğrenmişti. Görgü tanıkları ne kadar sakin ifade verirse o kadar sağlıklı bilgiye ulaşabileceğini biliyordu. Kadın titreyen ellerle bardaktan aralıklı ve yutkunarak iki yudum aldıktan sonra elleri gibi titreyen sesiyle konuşmaya başladı.

" Herşey kapıdan içeri gireceğimiz esnada oldu. Profösör...... cebinden anahtarını çıkarıp kapıya yerleştirdiği esnada onun yanında duruyordum. Arkadamda uzun bir gölge olduğunu fark edip döneceğim sırada enseme bir darbe aldım. " derken sol elini ensesine götürüp ovdu.

Bu sırada Kenan soğuk kanlılıkla anlatılanları dinlerken Eray gözlerini dört açıp heyacanlı bir filmi izler gibi dikkat kesilmişti kadının söylediklerine. Kadın elindeki bardaktan titreyen ellerle bir yudum su içtikten sonra sözlerine devam etti.

" Bilincimi kaybetmeden önce yere düştüğüm esnada gördüğüm tek şey iri kıyım, uzun boylu beyaz kar maskeli biri oldu. Birde elinde şırıngaya benzer birşey gözüme ilişti. Gerisi yere düşmemle birlikte bayılmışım ."

Gözleri dahada dolan kadın yutkunduktan sonra bir yudum su içmesiyle ifadesini vermeye devam etti.

"... kendime gelip gözümü açtığımda profösör... yoktu. Bende korkuyla kapının üstünde duran anahtarla içeri girip sizi aradım. Tüm hatırladığım bu kadar. " Kenan kadının sözlerini tamamlamasının ardından son sorusunu sordu.

" İyi düşünün başka hatırladığınız birşey var mı ? Dikkatinizi çeken yada anormal olan birşey hatırlıyormusunuz ? "

Kadın bir süre düşündükten sonra ani ama kararsız bir sesle,

" Şeyy... tam olarak emin değilim ama sokağın karşısında beyaz park edilmiş bir minübüs görmüştüm. Gözümü açtığımda yerinde yoktu. " diye sözünü bitirirken, Eray her zaman ki gibi cebindeki küçük not defterini çıkarıp ve küçük notları çoktan yazmaya başlamıştı.

Kenan sol eliyle çenesini yine ovmaya başlamıştı. Kadına güven veren bir sesle,

" Bayan bu kartımı alın, bir şey hatırlayacak olursanız bu numaradan direk bana ulaşabilirisiniz. Elimizden geleni yapıp bir an evvel Profösör........ bulacağız. Bugün her ihtimale karşı sizin yanınıza eşlik etmesi için bir memur arkadaşı göndereceğim ."

derken kadına cebinden çıkardığı kartı veridi. Tekarar Eraya dönen Kenan;

" Eray merkeze anons geç bakalım. Bu civarlarda beyaz minibüsle ilgili bilgi edinsinler. Yakın civardaki mobese kayıtlarına baksınlar ." dedi.




&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&



Saat 09.05 gösterirken Cansu uyanmıştı. Sehbanın üzerindeki notu okuduktan Paşayı günaydın okşamalarıyla sevmişti. Bir süre kendini ve kanepenin üzerindeki yatağını toplayıp dışarı kahvaltı için ekmek almaya çıktı.Büfeden ekmeği alırken birde gazete aldı. Eve gelip kahvaltısının son lokmalarını yerken gazetenin manşet haberlerinde yeni yıl kutlamaları ve eskiyen yıllara ait haberlerin arasındaki manşeti okurken. Son lokması boğazında kalmıştı sanki.

" Ünlü armatörün oğlu şüpheli bir şekilde intihar etti. Polis bu olayın intihardan çok cinayet olduğundan şüphelendiğinden geniş çaplı bir araştırma başlattı ."
Cansu bir taraftan yutkunmaya başlarken gözleri yerinden fırlamış bir şekilde haberin ayrıntılarını okudu. Hemen çantasını karıştırıp içinden çıkardığı telefona "m" harfini ve yeşil tuşa bastığında telefon ekranı
" Melahat... ARANIYOR " gösteriyordu. Telefonun diğer ucundan gelen ses ise,
" Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor. .." diyordu. Cansu bir hamlede montunu ve çantasını alarak telaşla kendini dışarı attı. Gittiği yer belliydi. Melahatın evine gidip bakacaktı. Çünkü en son armatörün oğlunun yazlık villasına birlikte gitmişlerdi. Kafasında türlü endişelerle yarım saat içinde Melahat’ ın evine gelmişti.

Önce ısrarlı bir şekilde kapıyı çaldı açan olmayınca paspaasın altındaki yedek anahtarı aldı. Cansu burada daha önce kaldığından bu yedek anahtar çok defa işine yaramıştı bu gün yaradığı gibi. İçeri girmesiyle eve günleridir girilmediğini gördü. Hemen Melahat’ ın yatak odasına gitti. İlk işi hemen gardorapı açıp içindeki valize baktı.

Bunu sebebi Melahat’ la kaldığı günlerden biliyordu ki , Melahat annesinin yanına hep o valizini alarak gideridi. Kırmızı valizin yerinde olduğunu görmesiyle korktuğunu başına geleceğini anlamıştı. Panik içinde bir elini cebindeki karı diğer eliylede telafonu tutarak tuşlara başlamıştı. Bu numara daha dün akşam evinde kaldığı Kenan’dan başkası değildi.






Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Rapor xıx Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Rapor xıx yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
RAPOR XIX yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Etkili Yorum
Kemnur
Kemnur, @kemnur
22.1.2012 21:44:04
Öyle anlatımlara yer veriyosunuz ki, sizin bir polis olduğunuzdan şüphelenmeye başladım. Ya da, polisiye öykülere meraklı bir kardeşimizsiniz. Her ne iseniz, bilinçli, gerçekçi bir anlatım. Polisiye sevmeyenlere (benim gibi) bile kendisini okutmakta. SAYGIYLA
Entellektüel-41
Entellektüel-41, @entellektuel-41
22.1.2012 19:53:23
Uzn olamasına rağmen akıcı ve güzeldi...çok tebrik ediyorum efendim...saygılar...
AYSE 09
AYSE 09, @ayse09
22.1.2012 19:09:26
yine güzel anlatımdı
bakalım neler olacak takipteyim saygılarımla
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL