Kocama bir haller oldu.



- Hayatım yediğin üzümler dikkatimi çekti de, farkında mısın tabağına yedi kere üzüm aldın, hepsinide bitirdin. Böyle giderse kilo alırsın, frenle kendini lütfen. Hem sen eskiden hiç üzüm sevmezdin tuhaf, ne oldu böyle.

- Bu üzümler farklı aşkım, tat bak. Eskiden aldığımız üzümlere benzemiyor, insan tadına doyamıyor inanki.

- Görüyorum canım, neredeyse tuvalete bile üzümlerle gideceksin. Geçen gün bizim kapıcı bile senin üzümlerin salkım çöpleriyle dolu poşetleri görünce - hayırlı olsun abla, kimden bu bağ - diye suratıma nasıl heyecanla baktı ki görmeliydin. Sağol yani, sayende bağ sahibide olduk.

- Amma büyüttün yani Şaziye, şunun şurasında birkaç tane üzüm yedim, duyanda midemde üzüm bağı var sanacak. Kadın milleti dedikleri bu olsa gerek.

- Erkek milleti dedikleri nasıl acaba?

- Nasıl olabilir ki mert, delikanlı, adam işte, bak bana erkek milletini gör.

- Gözünü seveyim üstünde tarif etme, uyuyalım artık, yoksa sabah işe geç kalırız.

- Hayatım, sen benim pijamalarımı sıcak suyla mı yıkıyorsun? Mavileri giydim beli dar geldi, lacivertleri giydim o da sıktı... Üf bana zorla yeni pijama aldıracaksın.

- Bağ sahibi olmak kolay mı aşkım, sende yavaş yavaş tüketseydin üretimi.

- Yani Şaziye... İyi geceler.


.

ertesi gün.



- İyi misiniz efendim?

- Ne oldu, neredeyim?

- Küçük bir baygınlık geçirdiniz, sizi hastaneye getirdik. Bütün tetkikleriniz yapıldı, raporunuzu bekliyoruz.

- Ben iyiyim sağolun, yardımlarınız için çok teşekkür ederim. Boşuna beklemeyin, yorgunluktandır, raporumu alır giderim.

- Geçmiş olsun.

..

- Hasta siz misiniz?

- Evet doktor bey ama şu an iyi sayılırım, biraz başım dönüyordu geçti.

- Bebek doğunca hepsi geçer beyefendi.

- Çok iyi... Nasıl yani, karım hamile değilki doktor bey.

- Siz hamilesiniz beyfendi.

- Boğarım seni doktor, sen ne dediğin farkında mısın?

- Bir dakika bırakın yakamı beyefendi, kötü anlamda birşey demedim.
Siz hiç ilaç etkileşimleri diye birşey duymadınız mı? Sizin başınıza gelen de böyle birşey. İçmiş olduğunuz üç çeşit ilaç birbirine ters etkileşim yapmış.
Sizin hormonlarınızda geri tepmiş, sizi hamile bırakmış.

- Aman yarabbim, ben şimdi Şaziyeye ne derim.

- Şaziye kim?

- Karım doktor bey, karım.

- Ağlamayın beyefendi, elbet bir çare bulunur... Lütfen ağlamayın.



.


evdeyiz.



- Zıplayıp durma Şaziye, görende benim hamileliğime seviniyorsun sanır... Allah aşkına zıplama.

- Nasıl zıplamam, nasıl... Ben sana demedim mi erkek milletini kendi üstünde tarif etme diye. Şimdi söyle bana, o çocuk nereden çıkacak ha. Ye sen meyveleri ye, bekle ben sana tabak tabak getireyim ki yarasın.




- Şaziye... Ne olur zıplama.

öyküsatıcısı2011Davidoff