Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
yalciner17
yalciner17

aktaş gölü- Ardahan Öyküleri- 227

Yorum

aktaş gölü- Ardahan Öyküleri- 227

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

872

Okunma

aktaş gölü- Ardahan Öyküleri- 227




Aktaş Gölü, göç kuşlarının terminalidir. Bir bilimin terimidir: "TERMİNAL"
Terminal kelimesi insan göçlerini ve kuş göçlerini inceleyeceğimiz makalemizde bize yardımcı olacak.
Sumerlerin hayatı ve etkisini inceleyeceğimiz yazımızda. Antropoloji ile hareket edeceğiz.
Sumerler elbette ağır bir konudur.
Bir iki senedir konuyla ilgileniyorum. Öykülerde bu hususa işaret etmeye çalışmıştım.
Konuyu İnsanbilim açısından ele alacağız.
Aslında Antropoloji metod olarak Sumerleri incelerken iyi bir usuldür.
Sumerleri en son Muazzez İlmiye Çığ’dan okudum.
Abram Galanti’de Sumerlere dair sağlam fikirler bulmuştum.
Geriye kalan ise benim afaki ve sezgisel çıkarımlarımdır.
Varsın o şekil olsun.
Tarihci Callingwood beğendiğim tarihcidir.
Cesaretimi ona borçluyum.
Bize göre: Afrika ve Asyadan göçler tıpkı kuşların göçleri gibi bir bakmışsın Afrika, Asya’ya akmış göçmüş.
Bir bakmışsın Asya, Afrikaya akmış göçetmiş. Aktaş Gölü terminal kullanan kuşlar misali.
Aktaş nasıl garaj ise, Kafkaslarda göç med-cezirde garajdır.
Sumerler bu olayda ne anlam alır. Bu göç med-cezirde Sumerler kategorisi analiz için iyi bir başlıktır.
Anlaşılan o ki: Bir tek göç yoktur. Göçler ileri geri onbin yıldır devam ediyor.
İleri, geri... Ha vire...
Asyanın duvar resimlerini Basrada görmemizin sebebi budur.
Basranın yılanlı vazosunu Asyada Moğollarda görmemiz budur.
Sumerlerde tufan meselesi asal değil ikincil parametredir.
Göçler diyalektiğinde,
Volkanlar ve sera etkisi yapan iklim değişiklikleri buzulların çözülmesi asal olamaz.
Asal olan, göçlerin, göçmen kuş modelinde olduğu gibi insanbilim icabiyetiyle olmasıdır. Çözümde buradan olmalıdır.
Kafkaslarda Sumerler var mıdır?
Vardır. Bütün Kafkaslar Sumer Bakiyesi olabilir.
Mezopotamya ve orta terminal Kenan elinden güncelde bir şarkıcıyı dinlerken avazının rengi ve hançeresinde şu fonetik vardı.
" ... ENEMĞHA " diyordu.
Kafkaslarda ve Ardahanda " GELİRĞH, GİDERİĞH" a, ne kadar benziyordu.
Orta- Sumer dönemi Azazil kelimesinin Ardahan ve Kafkaslarda hala kullanılması, misal.
Esas teorimizde, mihenklerden biri şudur:
Sumer isimlerin Ardahan ve Üst Kafkasya’da çok kullanılıyor olmasıdır.
Bizden önceki teorisyenler yerisimbilimi değerlendirmiştir.
Bizim teorinin farkı MATRİS halinde yerisimlerin kullanılmasına dikkat çekmesidir.
Basrada Sumer yerleşiminin mihverinden örnek alalım.
UR, yukarı doğru BAĞDAT, SAMARRA.
Bu isimlerin Ardahan’da matrisleri vardır. Bağdat köyü, Ur köyü. Samarra Rusya’da büyük bir şehirdir.
Rabat Magrip’ten isimdir onunda Ardahan da matrisi var. Rabat mahallesi Posoftadır.
Sırya, Asurya, Suriye ismi. Suriye Kuzey Sumerdedir: bununda Artvinde matrisi var. Bir köy ismidir, Artvinde " SIRYA".
Köy isimlerini değiştirmek tarihcileri yöntemsiz bırakır. Tarihcilerin çalışmalarını dumureder.
ÖZET: Magripten, Sudandan, Mısırdan Kafkas terminaline uğrayıp kalan kalmayanlarıyla muazzam bir insanoğlu göçlerinden bahsediyoruz.
Geriye de dönüp gelen bu göç trafiğine en iyi emsal: Kuşların göçleri olsa gerek: AKTAŞ GÖLÜ örneği.
Dede Korkut’a hep temkinli yaklaşılmıştır. Sumeryan teori taraftarlarınca.
Fahrettin Kirzioğlu: Tepegözü Kral Davut motifiyle benzetim yoluna gider.
A. Galanti’nin: EZ/ ÖZ/ OZ benzerliğine işar etmesi keza.
O. Nedim Tuna, Sumer’in yaşayan Kafkas ve Aşağı illerin lisanları kökeni gözüyle değerlendirmeside ilginçtir.
Gutların, Guzların varlığı ise Sumer Hikayesinde önem vermek istenen bir husustur zannındayız. T’ harfi Z’ harfi yerdeğiştirir, bildiğimiz şeydir.
Ramazan, Ramadan gibi.
Olcas Süleyman’da
Sumer, Türkçe, Farsça, Kafkaslarda
------------------------------------------------
ME, BEN, MEN, MEN
MARA, BANA , ------, MAA

Farsça dahil birçok lisanın göçler yolundaki lisanların Sumerceden gelmesi lazımdır.
Derindeki lisan Sumerce olmalı Sumerceden öndede bir lisanın olması muhtemeldir.
En derindeyse ses’in kendi tekliği vardır.
Bütün lisanların bir kaynaktan geldiğini Noam Comsky çok izahetmeden demesine der de!..
Fakat izahtan öte açıketmesini mümkünken imkansıza taşır.
İşte bu yoldan yani " Kuş Göçleri" diyalektiğiyle gidince, ki Aktaş Göl’e bütün dünya kuşları gelir geçermiş. Burası bir terminalmiş.
O halde Meksika’nın TEPEK, TEPE’si ve İnka lisanı, Aztek lisanı, Maya lisanı hep bir kökden sadrolmuştur.
Sumerler ve Kafkaslar terminalı bu teoride gözardı edilmez bir husustur.
Lisanlara ve Göçlere ve Medeniyetlere yeni bir nazar- metoduyla bakmak lazımdır.
Atlantis, Mu, işin fantazisidir.
Mısır ve biraz önce Mısırdan, bir medeniyet ya vardır veya yoktur.
Mısır baştadır.
Sabiilik’te, inanç dünyasını, aynı keyfiyeti izarediyor.
Kökende, bir unsurunu, tevhidetmemek kusur-u ihmal sayılır.
Muazzez İlmiye Çığ’dan alıdığımız:
"... 1126’ta yazılmış yazarı belli olmayan MÜCMEL- EL TEVARİH,
Nuh’un yedi oğlu varmış diyor.
Çin, Türk, Hazar, Saklap, Rus, Yecüc- Mecüc,Bulgar."
Çincavatlar Güney-batı Kafkasya halkıdır. Çincavat ismiyse Çin kenarından demedir.
Çin kenarına buğday tenli, esmer kıvırcık saçlı halk gitmiştir, öyleyse.
Çin- Seddi’nin gerçek yapım amacı bu olabilir mi?
Afrika, Magrip, Anadolu, Kafkasyadan gelen muazzam göçler.
Orta- asyada Yahudiyye şehir ismi mesala.
Sina isimlerinin kullanılması Nabatça bir isimdir.
Arapça isimlerin olması Asya’da, İsadan Öncede gidişlerde Arapça isimlerin taşınmışlığına dalalet edebilir belkide...

yalçıner yılmaz
27-09-2011
ardahan

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Aktaş gölü- ardahan öyküleri- 227 Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Aktaş gölü- ardahan öyküleri- 227 yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
aktaş gölü- Ardahan Öyküleri- 227 yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL