Merhaba canım kardeşim. Sakın hiç bir kimse beni yanlış anlamasın. Şu veya bu diye nitelendirmesin. Her birerleriniz gibi Ben de İstiklal Marşımızın sınırlarını koyduğu Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Şerefli Asil bir vatandaşıyım.
Anadolu coğrafyasında Türk ve Kürt sorunu yoktur. Müslüman (Türk + Kürt + Çerkez …. =Osmanlı ) ve Ermeni sorunu vardır. Bu sorun Büyük Şeytan ( İngiliz ) tarafından ustaca maskelenmiştir.İşin ilginç olanı bu günlerde komünistlerde asıl amaçlarını gizlemek için kürtçülük maskesi takıyorlar. Bu Kürdçü maskeli Marxsist ve Leninislerin içinde Türk’ede, Laza’da ve Çerkez’ede rastladım ben. Bunlar Bukalemondan daha ustaca renk değiştirerek kendilerini gizliyorlar. Ermeni soykırım iddialarının temelinde Türk’ten önce Kürt düşmanlığı vardır. Kürt ile Ermeninin ve/veya Çerkez ile Ermeninin dost ve kardeş olması asla mümkün değildir. Hıyanet üzerine kurulacak kardeşlik teklifini yılan bile kabul etmemiş Sende evlat acısı var Bende de kuyruk acısı var biz kardeş olamayız diye red etmiştir.Yılan denen canavar İnsan denen İki yüzlü sahtekar maskeli katil canavarlardan daha tehlikesizdir. Ermeninin kürd e gösterdiği yalancı kardeşlik İdeolojiktir (Marx’izm ve Lenin’izm kaynaklıdır). Anglosakson’ların dünyadaki en büyük fitne ve fesat kozu Ermeni ve Yahudilerdir. Bu sıcak ve soğuk savaş dönemlerinde de böyle olmuştur. Düşüne biliyor musun Ermeni ve Yahudi Kürtçe Gramer yazıyor. Benim mesajımın hedef kitlesi kandırılmış ve aldatılmışlardır. Reziller, hainler ve satılmışlar hedef kitlem değil. Onların asıl amacı iki eksenli Büyük Orta Doğu Projesidir. Şayet bunu başarırlarsa ilk imha edecekleri düşman Kürtler ve Çerkezlerdir. Bundan benim kuşkum yoktur ve hiçbir kürt ünde kuşkusu olmasın. Kuşkusu olan İşbirlikçi Emir Celadet Bedir Han ve Büyük Şeytanın uşağı Roger LESKOT un yazdığı “Kürtçe Gramer” kitabını okumalarını tavsiye ederim. Kürtçe Gramer kitabının içine akıtılan zehir’i çok rahat görebilirler. Kürtçe Gramer de anlatılan Tilki ile Kurt masalı ilginçtir. Masalda kendileri tilki muhatapları da Kurt(Kürt) olarak tasvir edilmiştir. Bu Kürtçe Gramer Türkçe hariç birçok dilde; İngilizce, Fransızca, Rusça ……….ve Ermenice yayınlanıyor. Yanlış ve maksatlı ( maskeli ) bilgi insanı her zaman yanlışa götürür. Bu sözümü sakın unutma.
Halkının dörtte biri veya üçte biri Kürt asıllı olan devletimizin yönetenleri retçi ve inkarcı politikalarla başını kuma gömen deve kuşu rolü oynamıştır. Din düşmanlığı yapılmış. Ulusu ayakta tutan İnanç birlik ve kardeşliğine sırt dönülmüştür. Bizdeki halkçı geçinen komünistlerde buna katkı sağlamıştır.
1 Kasım 1928’de Latin alfabesine dayalı yeni Türk Alfabesinin kabulünden sonra, 24 Kasım 1928’de yayımlanan Millet Mektepleri Talimatnamesi gereğince, yurdun her köşesinde Millet Mektepleri açılmış, halka yeni harflerle okuma yazma öğretilmiştir. Atatürk bu çalışmalara “Millet Mektepleri Başöğretmeni” sıfatıyla katılmıştır.
Atatürk Türk milletinin muasır medeniyetler seviyesine çıkması için uğraşırken Latin Alfabesinde bulunan ve Türk alfabesine alınmayan harflerle birileride bu aziz milletin din ve inançlarıyla uğraşmış maalesef.
Atatürkün Yeni Türk Alfabesini tanıttığı karatahta önündeki Resime her baktığımda tahtada yazılı olan ilk harf “W” gözüme batıyor. W harfinin Alfabemizde olmamasını bu nedenle ben hep merak ettim. Mevcut durum içinde Atatürke rağmen birilerinin kötü niyetli davrandığı bende fikri sabit haline geldi. Falih Rıfkı Atay’ın Çankaya adlı romanını okuyunca yazarın övünerek anlatıklarına da bakınca bu ( W, w ), ( Q, q ), ( X, x ) ve ( Ğ, ğ ) harfleri alfabeden çıkaranın Falih Rıfkı Atay ve ekibi olduğuna kanaat getirdim.
Tarihin senaryosunu kadınlar yazar, erkeklerle birlikte rollerini oynarlar. Milli Birlik ve bütünlük içindeki ulusların yönetenlerine genç kızlar ve sarı gelinler hediye edilmiştir. Bu en eski ve bildik bir savaş oyunudur. Her güçlüye iktidar sahibine bu oyun oynanmıştır. Entrikalar böyle başlamış çöküş ve silinişte böyle olmuştur. Bundan sonrada böyle olacaktır.Bunun içindir ki “Tarih Tekerrürden İbarettir” denir. Her başarılı ve başarısız Erkeğin arkasında bir kadın vardır. Birçok dilde yayınlanan Sarı Gelin in popüler oluşu da buradan kaynaklanmaktadır. Sen sen ol Sara Aaron, Katerina, Hürrem, Sarı Gelin ve Nataşaları sakın unutma.
YARİYE (ŞAKADIR) şiirimi sen çok ciddiye al.Bu şiir “SARI GELİN” in maskesiz yani çıplak ve yalın halidir. Şiir kötü niyetli şer odaklarının Ulusumuza karşı kurdukları tuzakları ve karanlık kapılar arkasında çevirdikleri haince dolapları tüm çıplaklığıyla göz önüne sermektedir. Yüce Allah hepimize akıl fikir ihsan etsin ve maskeli hain şeytan ve melunlardan Milletimizi, zulüm altında inleyen Filistin Halkını ve Dünya Milletlerini korusun. Sömürgeci torunlarınada insaf ve Adalet nasip etsin. Selam.

Yaşar KANŞIRAY
İnş. Müh.