Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
Şaban Aktaş (Homerotik)
Şaban Aktaş (Homerotik)

ANALARIN GÖZ YAŞI VE K/AÇILIM

Yorum

ANALARIN GÖZ YAŞI VE K/AÇILIM

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

949

Okunma

ANALARIN GÖZ YAŞI VE K/AÇILIM

ANALARIN GÖZ YAŞI VE K/AÇILIM

ANALARIN GÖZ YAŞI VE K/AÇILIM

Elli beş yaşında bir delikanlıyım. Benimle akran olanlar elbette bu ülkenin bu günlere gelene dek hangi yollardan geçtiğini çok iyi anımsarlar.

Gençliğimizin 1968 kuşağı ve 1978 kuşağı olarak adlandırılan bölümleri var. Hangi kamplara bölündük, sağcısıyla solcusuyla nasıl birbirimize kurşun çektik, nasıl zindanlarda hapis yattık, hangi işkencelerden geçtik, bunu yaşıyanlar çok iyi bilir. Hatta ”Kürdara Azadi !’ diye slogan attığımız günlerde oldu, Türk ve Kürt Solu’ndan gençler ile aynı safta.

Ankara’da (1974-1979) bulunduğum üniversite yıllarıımda, çok kalabalık kitlesel eylem ve mitinglerin, boykotların , sokak çatışmalarının yaşandığı yıllardan gelmiş birisi olarak ve 12 Eylül döneminde 25 Ay 4 Gün tutuklu kalıp, aklanmış birisi olarak, son yarım yüzyılın canlı tanıklarından biriyim. 27 Mayıs 1960 ihtilali yapıldığında radyodan duymuştum ve babam bir köyde öğretmendi o tarihte.

Benim pek çok arkadaşım çatışmalarda vuruldu. Çok cenaze törenine katıldım.”ANALARIN GÖZ YAŞINI’ ÇOK İYİ BİLİRİM.

O günlerden bu günlere gelene kadar, olan olaylarda yaşanılanlara baktığımızda, TÜRK SOLU’NUN DA KÜRT SOLU’NUN DA GEÇİRDİĞİ EVRELERİN canlı tanıklarından birisiyim. BİR ARA SOL İÇİNDEKİ KLİK (fraksiyon) SAYISI 104′ÜN ÜSTÜNE ÇIKMIŞTI. Kimi Maocu, kimi Marksist, kimi revizyonist, kimi goşist, kimi ülkücü, kimi faşist diye adlandırılan grupların arasında, tam nerede olduğuma akıl erdiremeden, hapise de girip çıkmıştım. Ama bildiğim bir şey vardı, antiemperyalist ve yurtsever, aydın, demokrat ve ilerici bir çizgide olduğum kesindi; bu günde kendimi bu şekilde tanımlıyorum.

Gelip geçen süre içinde 12 EYLÜL darbesi tam bir silindir gibi hepimizin üstünden geçtikten sonra, ülke çağdaşlık yolunda harcayabileceği enerjisini ne yazık ki zaman kaybederek ve geri kalmışlıkla ödedi.

Benim üniversiteli olduğum yıllarda KÜRT SOLUNUN DA antiemperyalist ve feodaliteye (Ağalık ve zulüm) karşı çıkan ve işçi ve köylü kesimine kucak açan bir yanı vardı genelde. Ancak bu bakış açısı Kuzey Irak topraklarına, Çekiç güç adı altında ABD güçlerinin gelip yerleşmesi ve 36. paralelin kuzeyini kendi egemenlik alanı ilan ederek, askeri varlığını oraya yerleştirmesiyle, tümüyle nitel değişikliğe uğradı. PKK adı verilen militan Kürt Solu hareketi, tamamen nitelik değiştirerek; ABD EMPERYALİZMİNİ GÜDÜMÜNE GİRDİ. ABD’NİN BU GRUPLARA YARDIM VE YATAKLIK ETTİĞİ, SİLAHLANDIRDIĞI, ÇOK AÇIK, BUNU UÇAN KUŞLAR DAHİ BİLİYOR.

PKK işte ABD güdümüne girdikten sonra, kendi bölgesel iç çelişkilerini unutarak, emperyalizmin istemleri doğrultusunda kararlar alıp, eylem stratejisinde doğrudan hedef Türk Askerini alarak, mücadele amaç ve biçimlerini de ABD’ni istemleri doğrultusunda eylemlerini sürdürmüştür.

Yani PKK oluşumu netice itibariyle bir nevi ABD’nin taşeronu olarak, bu güne kadar varlığını, onların destek ve himayesinde sürdürmüştür.

Şimdi devletin en üstteki yetkililerine sormak gerekir; eğer vücudunuza saldıran bir virüs var ise ve bu ölümcül bir virüs ise, yapmanız gereken nedir? Derhal doktora gidip ve o virüsü yoketmezseniz, o sizi yokedecektir. Yani virüse gidip, ”O, merhaba ben geldim, tanışıyoruz değil mi, bana çok da ac ı verdin bugüne kadar ama, bundan sonra acı verme, gel, barış, birlik, kardeşlik içinde aynı bedende gül gibi yaşıyalım!” mı dersiniz?

İşte bu gün gelinen noktada, annelerin masum göz yaşlarını, duygu sömürüsüne malzeme yaparak, konuya bu biçimiyle yaklaşmak, asıl gaye ve hedeflerin gizli kalmasını sağlamak için, olayın üstüne perde çekmektir.

ABD’NİN TERÖR TANIMLAMASI İLE BİZİM TERÖR TANIMLAMAMIZ TAMAMEN FARKLIDIR. ABD‘YE GÖRE , ABD ÇIKARLARINA HİZMET ETMEYEN HER ÖRGÜT TERÖR ÖRGÜTÜDÜR. ABD, EĞER ÜLKEMİZİ BÖLME PLANLARI OLMASA İDİ, KAPALI KAPILAR ARDINDA BU KADAR UZUN YILLAR PKK İLE DİRSEK TEMASI İÇİNDE, EYLEMLERİNE ORTAK OLMAZDI. ’GAVURUN EKMEĞİNİ YİYEN GAVURUN KILICINI SALLAR.’

ŞİMDİ GERÇEKÇİ ÇÖZÜM ÜSTÜNE DÜŞÜNELİM:

1)Mevcut Hükümet eğer 1 Mart Askeri Teskeresi’ne onay alabilseydi, Irak’ta dökülen müslüman kanına, boyuna kadar batağa çoktan gömülmüş olacaktı; annelerin gözyaşına ne diyecektiniz o zaman, biz sizin ne kadar vatansever olduğunuzu çok iyi biliriz!!!

2)Yani siz bakınca petrol görüyorsunuz, yatırım imkânları görüyorsunuz, ama, o toprakların Misakı Milli sınırları dışında kaldığını görmüyorsunuz.

3)ABD çekilip gittikten sonra, Arap dünyasını dostluğunu kazanmak yerine, onları, karşınızda cephe almak durumunda olduğunuzu görmüyorsunuz; yoksa onlarla nihai anlamda birleşerek,Türkiye Cumhuriyetini de Birleşik Arap Emirliklerinin, Suudi Arabistan’ın bir parçası yapmayı, millet olarak varlığımıza son verip, hep birlikte BARIŞ VE KARDEŞLİK İÇİNDE, İSLAM ÜMMETİ OLARAK YAŞAMA RÜYÂSI MI GÖRÜYORSUNUZ ???

4 )Benim eniştem Bingöl’lü ve Kürt kökenli. Ama ne ben ne de eniştem, sizler gibi düşünmüyoruz. Kürtlerin Güneydoğudaki sorunu iş ve aş sorunudur, başka bir sorunu yoktur.Diğer sorunlar süreç içerisinde eğitim alt yapı hizmetlerinin geliştirilmesi ile çözüme kavuşturulacaktır.

5)Bu gün gelinen noktada Kuzey Irak’ta Barzani’nni ve Talabani’nin karşı karşıya kaldığı sorunlar, ülkemiz sınırları içinde yaşayan Kürt kökenli yurttaşlarımızın sorunları ile aynı perspektifte sorunlar değildir. Dolayısıyla bu mesele bu tür bir yaklaşım içinde ele alınamaz. O nedenle uzun vadede nereden gelip, nereye doğru bir açılım sunduğu bizce son derece açık olan ”KÜRT AÇILIMI” projesi tümüyle kaypak ve kaygan bir zeminde bir ABD projesidir. Kendisi Irak’ta uzun süre tutunamıyacak olan ABD ülkemizi bölme planlarından bir an önce vazgeçmelidir. YOKSA BİZ EMPERYALİZME KARŞI NASIL SAVAŞACAĞIMIZI ÇOK İYİ BİLİRİZ.

6)Parlemento içinde siyasi uzantısı bulunan DTP, sorunlara bakış perspektifini yukarıda belirttiğim esaslar dahilinde gözden geçirmeli ve yansız hareket etmelidir.
İŞÇİ SINIFINI YARATILMASI, GÜNEYDOĞUDA YATIRIMLARIN ARTTIRILMASI, FABRİKALAR KURULMASI, OKULLAR AÇILMASI, AMA T.C. KİMLİĞİ ALTINDA BUNLARIN YAPILMASI HAYATİDİR. BÖLÜNMEYE ALET OLURSANIZ, BUGÜN IRAK’TA DÜŞTÜĞÜNÜZ DURUMA, YARIN TÜRKİYE SINIRLARI İÇİNDE DÜŞERSİNİZ.

7)AB’ye katılım sürecinden sözedilecekse, öncelikle Feodalitenin tasfiyesi süreci ve toprak reformu, esas ağırlıklı gündem maddesi olarak yerini almalıdır. Bu haliyle AB’ye katılmak hayâl bile edilemez.

SONUÇ OLARAK HEPİMİZ KAN VE GÖZYAŞINDAN BIKTIK, AMA ABD’DEN BOP PROJESİNDEN DAHA FAZLA BIKTIK!!! KİMSE TÜRKİYE ÜSTÜNDE KÜRT AÇILIMI ADI ALTINDA, ÜLKE BÜTÜNLÜĞÜNE ZARAR VERECEK EYLEMLERE KALKMASIN.



TÜRKİYE BÖLÜNMEZ BİR BÜTÜNDÜR.

BUNU KÜRT HALKI DA TÜRK HALKI DA ÇOK İYİ BİLİYOR.

EN DERİN SAYGILARIMLA…



ŞABAN AKTAŞ
11.08.2009

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Anaların göz yaşı ve k/açılım Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Anaların göz yaşı ve k/açılım yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ANALARIN GÖZ YAŞI VE K/AÇILIM yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL