yemekhanede öğrenci olduğumuz yıllarda perşembe günü etli yemekler çıkardı..yemek az çıkardı ve doymazdık..bir çatala kurt takar teşhir ederdik yemekten kurt çıktı diye..bir kısım arkadaşlar yemez yemeği bırakır bizde afiyetle yerdik..

..................
ağanın sarı kanarya gibi pırıl pırıl fener gibi ışıl ışıl bir kızı vardı...kız zaman zaman köyün öğretmeniyle buluşur güzel anlar yaşardı.ağanın kahyasının oğlunun da kızda gözü vardı...
başladılar kahya ve arkadaşları kanarya sesli fener gözlü kıza leke atmaya ayıplarını ortaya dökmeye..kimi buluşuyomuş diyodu kimi hamileymiş..ağa perişandı..kahyanın adamları kızı birine yamayalım bu iş içinde en uygunu bizim kahyanın oğlu..hem şanın kurtulur hem bi oğlun daha olur dediler.ağa bu fikri benimsedi..kız çaresiz kahyanın oğluna gitti..tarih boyunca bu oyun hep tuttu..
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
tavukçu hasanın tavukları kemalin oğluna böyle geçti..
askerdeki çavuş velinin yerine çavuş olan besleme lütfide böyle geçti..hanım hey..beyim hey.