Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
destina
destina

Gözlerin Sırat Köprüsü Ömrümün.

Yorum

Gözlerin Sırat Köprüsü Ömrümün.

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

958

Okunma

Gözlerin Sırat Köprüsü Ömrümün.



Çoktan kıyametini yaşadı bu ömür ve ben hala seni arıyorum bu mahşer kalabalığında…



Önce soydum seni kendimden, oysa en sevdiğim kıyafetimdin yaşanmışlıklarımın gardırobunda. Üşüyorum şimdi…

Ne yakışır ki senden sonra bedenime? Yalnızlığım eskimiş, yalnızlığım kırışık, yalnızlığım kirli… Üstelik sevmiyorum bu yalnızlığın kokusunu, ben saçak altında yağmur kokusu gibi içime çektim seni ve rahmet yerine terini bildim bedenimde, kuruyorum şimdi… Oysa ibadetimdin ve mabet yerimdi dizlerin; kıblem sana dönmüştü ismin zikirdi söylemekten bıkmadığım…

Gittin… Dinsiz, dilsiz kaldım… Şimdi sensizliğin cehenneminde senli günahlarıma yanıyorum…

Cennet bildim ellerini, orda yaşadım, yaşarken oraya sığındım… İki avuç arasındaydı hurma kokusu, irem bağları, cennet şarabı… Ben o iki avuç arasında tattım Kevser havuzu suyunu.

Gördüm, duydum… Şimdi mahrumum, belki de kovuldum…

Hadi bana ellerini ver ve gözlerini… Gözlerin ki sırat köprüsüydü ömrümün. Ne zaman yumsan gözlerini düşüyorum sanırdım. Ayağımın biri boşta kalırdı. Sensizliğin ateşine bir parça daha yaklaşırdım. Kesilirdi ruhum ve kanardım…

Hadi bak bana düşüyorum, korkuyorum… Hadi dokun…

Dokun ki can suyuyla ıslatayım yanıklarımı, dokun ki aylardan aşk olsun ve sensizliğe orucum son bulsun, bir parça kurtulayım sensizlikten…

Hadi dokun kısa da olsa bir kez daha göreyim cenneti, sonra… Sonrası yine haram geceler, yangın yeri, sensizlik…

Biliyorum o cennet bahçesi ömrünün ipek atlaslar giyip bedeni amber kokan; aklını başından alan hurisi ben değilim. Ne tenim onlarınki kadar beyaz ne de sedeflerde saklanmış inciler gibi siyah, iri gözlerim var. Belki bu yüzden yakışmadım ömrüne. Sen benim gözlerimde susuzluğunu dindirecek cennet pınarlarını göremedin, belki çirkindim, yaşlıydı ellerim, belki…

Yanmadan, yakılmadan önce söylenmiş bir iki sözdü bunlar, tövbe edilmeyecek olan yaşanmışlıklar…



Sonra vazgeçmedim senden, tuttum yine giydim bedenime. Yanıklarımı örttüm… Yalnızlığım yok, yalnızlığım gitmiş, yalnızlığım paramparça…


nilgün durdan(17.11.2007)

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Gözlerin sırat köprüsü ömrümün. Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Gözlerin sırat köprüsü ömrümün. yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Gözlerin Sırat Köprüsü Ömrümün. yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Olgun Ekinci
Olgun Ekinci, @olgunekinci
7.1.2008 11:04:44
Yalnızlıklarımızı giyinmeyi sevdiğimiz zamanlara ait olarak algıladım ve okudum enfes yazıyı...
Keyifler ötesiydi okumak..

SEVGİYLE..
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL